Değerli Velilerimiz,
Uzun yıllardır kamusal eğitimde hem sistemden kaynaklanan hem de altyapı ve donanımla ilgili birçok sıkıntı yaşanmaktadır. Okul binalarımıza gerekli bakım, onarım yapılmadığından dökülmekte, özellikle depremden sonra gerekli tadilat tamirat yapılmadığından neredeyse tüm okullarda çocuklarımız konteynerlere mahkûm edilmekte, yağmur yağdığında sular içinde kalmaktadır. Okullarımıza gerekli ve yeterli bütçe ayrılmadığından okul idarelerimiz, kayıt esnasında veya sonrasında sizden bağış toplayarak temizlik malzemesi, kâğıt, vs gibi temel okul ihtiyaçlarını karşılamak zorunda bırakılmaktadır. Velilerimiz, okul aile birliklerimiz okullarımızın, öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmakta, bakanlıkça ‘sponsor’ olarak görülmektedir. Kalabalık sınıflar, Türkçe bilmeyip zorluklar yaşayan öğrencilerimiz, sıkıntılar yaşayan özel eğitim öğrencilerimiz ne yazık ki bakanlık tarafından dikkate alınmamakta çözümler üretilmemektedir.
Değerli Velilerimiz,
Tüm bu sorunlar yokmuş gibi bu yıl bakanlık ‘tam güne’ geçtiği iddiasıyla yeni bir program uygulama kararı almıştır. Hiçbir hazırlık, yatırım ve organizasyon yapmadan atılan bu adım çocuklarımızın aç kalmalarına, güvenlik, ulaşım gibi sıkıntılar yaşamalarına, kısacası mevcut sorunların katlanarak büyümesine neden olmaktadır.
Sağlık ve güvenlikleri risk altında olan çocuklarımız için endişe duyan ve öğleden sonra göndermek istemeyen velilerimiz çocuklarının devamsızlığıyla tehdit edilmektedir. Ancak devam devamsızlık tüzüğüne göre, bir öğrencinin velisinin yazılı beyanatıyla izinli sayılacağı konusu açık ve nettir.
Eğitim, siyasilerin istediği şekilde, bir günde kararlar alarak uygulamalar yaptığı veya keyfi değişimlere karar verdiği bir alan olmamalı, olamaz. Bireyi her yönüyle yetiştiren, geliştiren şekillendiren, yönlendiren eğitim olduğundan bir devlet politikası haline getirilmelidir. Çünkü eğitim nasıl bir toplum modeli oluşturacağımızın, kısacası geleceğimizin temelini oluşturur.
Çocuklarımız, eğitimimiz ve geleceğimiz için sendikamız ve büyük özveriyle eğitimi ayakta tutmaya çalışan öğretmenlerimiz mücadele vermektedir. Nitelikli, bilimsel, parasız kamusal eğitim için verilen bu mücadelede birçok saldırıyla, itibarsızlaştırmayla, baskı ve tehditle karşı karşıya bırakılmakta ancak boyun eğmeyip mücadeleyi sürdürmektedir, sürdürmeye devam edecektir.
Sizlere açık çağrımızdır,
Hiçbir hazırlık, yatırım ve organizasyon yapmadan ‘tam gün’ deyip eğitimde kaos yaratılmasına, çocuklarımızın sağlık ve güvenliklerinin riske atılmasına, mağduriyet yaşamasına karşı sessiz kalmamalı, seyirci olmamalıyız. Yeterli ve güvenli okul binaları, nitelikli, çağdaş, laik eğitim ve toplum yapımız için hep birlikte ve dayanışma içerisinde hareket etmeli, mücadeleyi sürdürmeliyiz.
Sizlerin de bizlerin de kaygısı ortaktır, çocuklarımızdır, toplumumuzdur, geleceğimizdir ve bu, siyasilerin elinde oyuncak yapılamayacak kadar değerlidir, önemlidir.
Saygılarımızla,
Selma EYLEM
Başkan
(Yönetim Kurulu a.)