Sendikal Platform olarak sendikalarımız, 4 Mart Cuma akşamı “demokrasi, hukuk devleti, siyasi ahlak, kamusal eğitim, eşitlik, demokrasi” taleplerimizle ortak yürüyüş düzenledik.
Dereboyu, Lefkoşa’nın Mehmet Akif Caddesi üzerinde yaptığımız yürüyüşte “Umut Ağacı” adı verdiğimiz umutsuzluğu temsil eden yarı siyah ve umudu temsil eden yarı beyaz ağaç taşındı.
Tekerlekleri olan, bir yanı siyah, bir yanı beyaz boyalı ağacın her iki tarafına da küçük tabelalarla notlar asıldı. Umut Ağacı, Platform üyeleri tarafından zincirle yol boyu çekilirken, Sendikal Platform “Özelleştirmelere, Dayatmalara Paketlere Hayır” yazılı büyük bir pankart açtı.
Umut ağacında karanlığı temsil eden siyah tarafa “siyasi yozlaşma”, “yasa tanımazlık”, “torpil”, “partizanlık”, “statüko”, “savaş”, “Göç Yasası”, “emek sömürüsü”, “polis devleti”, “soygun düzeni”, “özelleştirme”, “kölelik” tabelaları asıldı. Aydınlığı temsil eden beyaz tarafta “eşitlik”, “demokrasi”, “insanca yaşam”, “sosyal devlet”, “toplu sözleşme”, “bilimsel eğitim”, “hukuk devleti”, “kamusal eğitim ve sağlık” gibi tabelalar yer aldı.Ağacın beyaz tarafı kuşlarla, özgürlük simgeleriyle, kalemlerle, küçük lambalarla süslenirken, siyah tarafa dikenli teller, adaletsizliği simgeleyen bozuk bir terazi asıldı.
Sendikal Platform adına açıklamayı Sendika Başkanımız Tahir Gökçebel, yaptı.
Gökçebel, “Bu ülkede yaşatılan soygun düzenini, hukuksuzluğu, adaletsizliği, yasa dışılığı, anti-demokratik uygulamaları, devletin vatandaşın üzerinde estirdiği havai anlayışı protesto etmek için buradayız” dedi.
“En zor dönemde bile ülkede bu kadar çaresizlik, umutsuzluk hakim kılınmadı”
“Bu ülkede, demokrasi, eşitlik, adalet, barış gibi kavramların var” şeklinde konuşan Gökçebel, “Bunları hatırlatmak için buradayız” ifadesine yer verdi.
“Sadece seyretmekle bir şeyler değişmeyecek…”
“Mücadelemiz sürecek, umudumuz bitmeyecek” vurgusunda bulunan Gökçebel, “Ülkede hiçbir problemin çözülmeyeceğine dair bir hava estiriliyor. Polis teşkilatı bile mafyadan şikayet ediyor” dedi.
“Sorun çözmek yerine köşeyi dönmek…”
Tahir Gökçebel, siyasetin sorun çözmek yerine köşeyi dönme anlayışına dönüştüğünü de savunarak, Sendikal Platform’un bu ülkede beyaz bir sayfanın oluşması, umudun devam etmesi gerektiğini ortaya koyduğunu söyledi.
“Okuldaki öğretmeni, devlet dairesindeki memuru, hastanedeki hemşireyi tamamlamayan bir anlayış…”
KTOEÖS Başkanımız Gökçebel, açıklamasında şunları da kaydetti:
“Göç Yasası gibi bir adaletsizliği konuşarak hükümet olmuş partilerin bile bugün böyle bir gündemi yok. Ülkede herhangi bir sorunu çözme becerisi olmayan bir hükümet var. Su sorununu bir yana bırakın, okuldaki öğretmeni, devlet dairesindeki memuru, hastanedeki hemşireyi, doktoru tamamlamayan, kamu hizmetini veremeyen bir hükümet anlayışı söz konusu.”
“Bu ülkede sadece seyretmekle bir şeyler değişmeyecek” diyen Gökçebel, neden Umut Ağacı’nı oluşturduklarını da anlattı, “Biz Sendikal Platform olarak bu ateşi yaktık, umudu ileriye taşıyacağız ama umuda sahip çıkması gereken Kıbrıs Türk toplumudur. En zor dönemde bile ülkede bu kadar çaresizlik, umutsuzluk hakim kılınmadı. Bu kara bulutları dağıtmak sadece irade ve mücadele ile olacak” dedi.
Gökçebel, “Umut Ağacı’nın beyaz tarafını bu ülkeye hakim kılana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Barış ateşi de küçük bir kalabalıkla yakılmıştı ama 80 binler sel olmuştu. O iradenin arkasından ülke yağmalandı. Bu toplum bunu seyrederek geleceğini karatmayacak. En azından Sendikal Platform karşı duruş sergilemeye devam edecek” şeklinde konuştu.
Umut Ağacı’nın bir sonraki durağı
Gökçebel’in konuşmasının ardından “Umut Ağacı”, Pronto Çemberi üzerine bırakıldı. Ağaç daha sonra açıklanan eylem planıyla Meclis bölgesine taşınacak.