Ülkemizin yeniden birleşmesi için mücadelemizi yoğunlaştırırken kalıcılaşmaya doğru giden bölünmeyi durdurmalıyız!

0
116
  1. İkinci Dünya Savaşı’nı başlatan ve milyonlarca insanın ölümüne ve kitlesel bir yıkıma neden olan Polonya’daki Nazi işgalini anma günü olan bugünde sendikalar, sivil toplum hareketleri ve tüm dünyada mücadele veren insanlar hiçbir şey yapmadan duramaz. Zorluklar ve ani tehlikeler bize, sonu karanlık olan bu yoldan geri dönmemiz için kararlılıkla ve eyleme geçmek için, bir araya gelmemiz gerektiğini göstermektedir. İçinde bulunduğumuz bölgede, Doğu Akdeniz’de, yakın tarihimizin en ölümcül dönemine tanık oluyoruz: savaşlar, bölünmeler, askeri müdahaleler, nefretin milliyetçi ve köktendinci ideolojileri, stratejik bölgelerle petrol ve enerji rezervlerini kontrol altına alma amacı güden yozlaşmış ve baskıcı rejimler milyonlarca insanın ölümüne, sefalet ve yıkıma yol açarak binlerce kişiyi yurt dışında sığınma talebinde bulunmaya zorlamaktadır. Bu durumdan fayda sağlayan yegane kişiler ise halklara zulüm edenler, sömürücüler, rantçılar ve silah tüccarlarıdır.

 

  1. 1 Eylül Barış Günü nedeniyle, İki Toplumlu Barış İnisiyatifi – Birleşik Kıbrıs olarak, PEO, DEV-İŞ, KTAMS, KTÖS, KTOEÖS, BES, KOOP-SEN, DAÜ-SEN’in yaptığı ortak çağrıya olumlu cevap vererek, etkin görüşme sürecinin acilen yeniden başlatılması için, Çözüm ve ülkemizin Yeniden Birleşmesi için toplu olarak sesimizi yükselterek çağrıda bulunuyoruz.

 

  1. Kıbrıs halkı, ülkemizin fiili bölünmesine yol açan aşırı milliyetçilik ve nefret ideolojilerini, savaşları ve çatışmaları, dış müdahaleleri ve yerel oyunları uzun süre boyunca yaşadı. İsviçre’de yapılan son konferansta ülkemizi yeniden bir araya getirmenin başka bir başarısızlığıyla yakın zamanda yaşanan hayal kırıklığını takiben, bugün, bölünmenin gitgide kalıcılaşmasıyla ilgili en ciddi tehlikelerle yüzyüze gelmekteyiz. Kıbrıslıların hayal kırıklığı, iki tarafın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres tarafından belirlenen çerçevede bir anlaşmaya çok yakın olmalarını öğrenmeleriyle daha da belirginleşti: çözüm için gerekli olan tüm kilit unsurlar bir adım mesafesindeydi, ancak liderler, geriye kalan boşlukları dolduracak siyasi iradeyi göstermede, kabul edilemez bir biçimde yetersiz kaldılar.

 

  1. Siyasi liderlerden, karşılıklı suçlama oyununu hemen bir kenara bırakmalarını talep ediyoruz: gereken ciddiyeti, bağlılığı ve liderliği göstermeleri gerekmektedir. Çözümle ilgili tüm konular tartışıldı; şimdi karar vermenin zamanı geldi. Liderlerin – muhtemelen, her iki toplumdaki bölünmeden taraf olan güçleri seçimlerle ilgili olarak ya da diğer politik nedenlerle yatıştırmak için – ayaklarını sürüyecek ya da anlaşma mümkün değilmiş gibi davranacak hiçbir bahaneleri kalmamıştır.

 

  1. Kıbrıs’taki barış ve çözüm güçlerine, işbirliği ve önümüzdeki acil görevler hakkında diyaloğumuzu artırmak için çağrıda bulunuyoruz. Çözüm için genel çerçeve var, ancak bizler süreci ve güven inşa etmeyi tartışmalıyız. Bu amaçla, Kıbrıs toplumunun, siyasi partilerin, grupların, sivil toplum hareketlerinin ve inisiyatiflerin, istikrarlı bir bölünmeyi önlemeye yönelik her zamankinden daha fazla çalışmak için, acilen aktif bir şekilde sürece katılımlarını talep ediyoruz.

 

  1. Birleşmiş Milletler’i ve tüm uluslararası aktörleri, özellikle de Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ni kişisel olarak, bir çözüm bulmak için çabalarını daha aktif bir şekilde sürdürmeye çağırıyoruz.
    • Yaşanan açmaz, farklılıkları derinleştireceğinden ve çatışmayı bileyeceğinden ötürü, anlaşma için gerekli ivmeyi yeniden yakalamak için acilen yeni bir inisiyatif almasını istiyoruz.
    • Birleşmiş Milletler Genel Sekreterini, Crans Montana deneyiminden yola çıkarak kolaylaştırıcı rolünü almaya ve açmazı ortadan kaldırmanın yollarını aramaya çağırıyoruz.
    • Görüşmelerde çözüm bulunması için kararlı olan sivil toplumun aktif katılımı için yeni bir süreç önermekteyiz ve bu nedenle özel öneriler doğrultusunda çalışıyoruz.

 

  1. Çözüm çabalarımızı yoğunlaştırmayı taahhüt eder ve bir sonraki adımları önermeden önce istişare süreçlerini üstleneceğimizi belirtiriz. Bölünme sürecinin sona ermesini talep etmek için Kıbrıslılar harekete geçirilmelidir! Her iki toplumun da yararı için, İki Toplumlu, İki Bölgeli bir Federasyon çatısında Kıbrıs’ın yeniden birleştirilmesine yönelik olan tüm çabalara odaklanalım! Dolayısıyla, Türkiye, Yunanistan, İngiltere ve diğer yerlerdeki tüm demokratik ve barış seven güçleri hayallerimizi gerçekleştirmeye çağırıyoruz: Kıbrıs bölünmeyecek; Kıbrıs sorunu acilen çözülmelidir! .

 

İki Toplumlu Barış İnisiyatifiBirleşik Kıbrıs

1 Eylül, 2017