23 Temmuz Pazartesi günü İki Toplumlu Barış İnsiyatifi- Birleşik Kıbrıs olarak BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Sorunu için görevlendirdiği özel danışmanı Jane Holl Lute’un Nikos Anastasiadis ile görüşmesi öncesinde Başkanlık sarayına giderek sayın Lute’a iletilmek üzere bir mektup verdik.
BM Genel Sekreterinin Haziran ayında Güvenlik Konseyi’ne sunduğu raporunda da belirttiği üzere sivil toplumun barış sürecine dahil edilmesi ve çözüm ve birleşik federal Kıbrıs için Liderlerin Guterres çerçevesinde görüşmelerinin Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi ve bu sefer umutlarımızın sonuçlanması talebini içeren mektup Sn. Akıncı ile görüşmesinden önce Akıncı’nın başkanlık sarayına giderek iletildi ve üç dilde “Çözüm ve Barış Hemen Şimdi” yazılı pankart açtık.
Lute’ye iletilmek üzere hazırladığımız mektupta, İsviçre’de garantör ülkeler İngiltere, Yunanistan ve Türkiye’nin katılımıyla gerçekleştirilen konferansın başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, geçmişte gerginliği artıracak koşullara kıyasen çok daha tehlikeli sonuçların ortaya çıkabileceği koşulların ortaya çıktığı vurguladık.
Hidrokarbon meselesi çözüm için bir teşvik yerine yeniden çatışma için sebep olmaya başladığini, iki taraftaki siyasi liderlerin, erken bir sürede sonuç alıcı bir sürece girmek için gerekli iradeye sahip olmadığı görüntüsünün hakim olduğu kaydettiğimiz mektupta, her iki kesimin, liderlerin üzerinde mutabık kalacağı, iki bölgeli ve iki toplumu bir çözümü desteklemeye hazır olduğumuzu, Genel Sekreter Antonio Guterres’ten müzakerelerin yeniden başlaması için daha kararlı bir müdahale beklediğimizi kaydettik.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin son zamanlarda Güvenlik Konseyine sunmuş olduğu raporunda mevcut durumla ilgili olarak benzer bir değerlendirme yaparak sivil toplumun bu süreçte oynayacağı rolün dikkate alınması gerekliliğini vurguladık ve Liderlere sivil toplumu barış sürecine aktif olarak katmaları çağrısında bulunduk.
İki Toplumlu Barış İnisiyatifi-Birleşik Kıbrıs olarak Sn. Lute’ye verdiğimiz mektupta ayrıca, iki toplumdan sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu inisiyatifimizin, iki toplumlu ve iki bölgeli çözümün tek seçenek olduğu görüşümüzü vurguladık.
