Türkiye Başbakan yardımcısı sn. Salih Kapusuz geleneği bozmadı. Geldi nasihat verdi, mavi boncuk dağıttı, çözüm-barış nakaratlarını tekrar etti, el altından da ne yaptıysa, yaptı ve gitti. Ekonomimiz süper, TC – KKTC el ele güzel günlere ulaşacak gibi laflar etti. Kıbrıs Türk toplumuna süper mesajlar verdi ve keyif verdi zannetti.
Elektriğin %51’den fazlasını ithal ettiği doğal gaz ile elde eden, bunun için her yıl yaklaşık 60 Milyar dolar ödeyen, gelir getiren kısmını da özelleştirip oldukça pahalı, kendi vatandaşına satan Türkiye değilmiş gibi KKTC’ye kabloyla deniz altından elektrik getireceğini de söyleyerek yüreğimize Dragon Çayı’ndan ve deniz altından getirilen suyu serpti!!!
Sayın Kapusuz biliyor musun?
Kıbrıslı Türkler Türkiye’nin de garantör olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti’nden bu dış siyaset sayesinde eşit ortak olmaktan çıkartılmış hakları gasp edilmiştir. 1974’te göç etmek zorunda kalan ve travma geçiren bu topluma kurdurulan KKTC ile TC milli takımları dostluk MAÇI bile yapamaz. Kuzey’de oluşturulan KKTC’nin merkez bankası başkanı, güvenlik kuvvetleri komutanı, sivil savunma başkanı TC vatandaşı olmak zorundadır. Bu ülkede TC yardım heyeti, Milli Güvenlik Kurulu gibi yapılar vardır. Bu ülkenin anayasasının geçici maddesi TC’ye bağlı bir devleti işaret etmektedir. Eğitimi paralel olmak zorunda, müfredatları, kuran kursları, ilahiyatı, külliyeleri açılmak zorundadır!!! Özelleştirme adı altında Kıbrıslı Türklere ait kurumlar TC sermayesine devredilmiştir. TMK ile taşınmaz mallara, asker, sivil bürokratlar, oteller, üniversiteler yolu ile Kıbrıs Türklere ait mallara yasal olarak el konulmuştur. Kara para, insan kaçakçılığı, uyuşturucu transferi, gece kulüpleri, gazinolar, betting ofislerle bu ülkeyi çirkef yatağına dönüştürmüştür. Bu ülkede suikastlar, tacizler, tecavüzler artmış, insan hayatı hiçleşmiştir. Bu ülkeye her gelen TC hükümeti bir paket getirmiş, sonunda Kıbrıslı Türkler fakirleştirilip, mülksüzleştirilirken adaya kaçak zavallı, çaresiz, işsiz Türkiye vatandaşları getirtilerek, örgütsüz, güvencesiz, sağlıksız koşullarda sermayenin çerezi, ucuz işgücü yaratılmıştır. Bu ülkenin demokrafik yapısı bozulmuş, kukla hükümetlere istenen her yolsuzluk yaptırılmıştır. Sn. Kapusuz yarattığınız ucubeyi anlatmaya sayfalar yetmemektedir…
Niye Geldiniz, niyetiniz Nedir?
Bu ülkeye 1974’ten sonra gelenler bile göç etti. Şimdi daha çaresizleri getirip 100 bin vatandaş yapmak istiyorsunuz. 2002 de Lahey, Kopenhag süreçlerini bilinçli olarak kaçırdınız, Kıbrıs Türkleri eşit ortak olup AB üyesi yapmadınız ama arkasından onların “evet” demesi ile adadaki varlığınızı daha da meşrulaştırdınız.
Sn. Kapusuz bu ülkede ekonomi bitmiştir, demografik yapı bozulmuştur, çözüm-barış gelmemiştir, Kıbrıslı Türklere siyasi, sosyal, kültürel, dini dayatmalar yapılmaktadır. Kıbrıslı Türkler ve bu adayı yurt yapanlar, göç yollarına düşmüşler veya asimilasyon, entegrasyonla karşı karşıyadırlar. Soruyoruz ve takiye yapmadan cevabınızı bekliyoruz. Gerçekten Niye Geldiniz? Ortadoğu şekillenirken NATO’nun sağlam bir müttefiki olarak şu an emperyalist bir çözüme ihtiyaç mı duymaktasınız? Yoksa gerçekten Kıbrıs Türk toplumunu mu düşünmektesiniz.
Tahir GÖKÇEBEL
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)
