AKP’nin başbakanlık koltuğuna oturttuğu Sn. Ersan Saner, dün yaptığı açıklamada “kamu çalışanlarına hayat pahalılığı vermek için zam yaptıklarını” buyurmuştur.
Bugüne kadar hükümet olanların böyle bir söylem yapmak akıllarına bile gelmemiş olup, bu konuda Sn. Başbakan’ı hayretle izledik. Bu söylem aslında Sn. Ersan Saner’in kamuda çalışanlar ile özelde çalışanları birbirine düşürme taktiği güden tam bir emek düşmanı olduğunu göstermektedir. Zam yapma gerekçesini bile kamu çalışanlarına yükleyen Sn. Ersan Saner’in bu ülkeye verebileceği hiçbir şey yoktur.
Sn. Ersan Saner zamların Türk Lirası kullanmanın yarattığı enflasyondan, piyasanın denetimsizliğinden, UBP’nin kötü yönetimi ve partizanlığından olduğu gerçeğini kamu çalışanlarını suçlayarak aklanacağını sanıyorsa yanılmaktadır. Ülkede on iki bin civarı kayıtlı şirketin, beş bine yakını gelir beyan ederken, sadece iki bin civarında şirketten vergi alındığını, kumarhane ve üniversite baronlarına her türlü ayrıcalığın tanındığını, teşviklerle belli zümrelerin devlet eli ile zengin edildiğini, seçim için partizanca istihdamlar yapıldığını söylemekten korkan Sn. Ersan Saner’in emekçiyi düşünmediği açıktır. Asgari ücretin belirlenmemesinde 3-5 sermayedarın yanında duran, sessizliğe boğulan UBP-DP-YDP Hükümeti zamlarla en çok işsizleri, dar gelirlileri, asgari ücretlileri düşünüyormuş gibi timsah gözyaşları dökmektedir. Sn. Saner bu devleti soyanları, hak yiyerek yıllardır tek bir kez meclise gitmeyenleri aklayarak takiye yapmayı bir marifet saymaktadır.
Alınan yanlış kararlarla Covid19 salgınını kötü yöneten UBP hükümetleri, esnafı batırmış, binlerce emekçiyi işsiz bırakmıştır. Bu da yetmezmiş gibi emekçilerin birikimi olan fonlardan 1,500 TL vermeyi taahhüt etmesine rağmen, bu sözü de yerine getirmemiştir.
Başbakan Sn. Ersan Saner bilmelidir ki, siyaset sorunları çözmek için yapılır. Emekçileri birbirine düşürmek, ülkede kargaşa yaratıp kendini aklamak ancak emekçi düşmanı faşistlerin işidir.
Saygılarımızla
Sendikal Platform