22 Ocak 2021, Cuma günü 11:00’de Sendikal Platform olarak Meclis önünde eylem ve basın açıklaması gerçekleştirildi.
Ülkemizde ilk vakanın görülmesinin üzerinden neredeyse bir yıl geçmiş olmasına rağmen Hükümetin öngörüsüzlüğü ve plansızlığı nedeniyle kararların alınmasında ve uygulanmasında ortaya çıkan çelişkiler halkımızın hükümete karşı güvensizlik ve kaygı yaşamasına neden olmaktadır.
Şatafatlı törenlerle sözde açılışı yapılan Pandemi Hastanesinin hala daha hizmete açılmamış olması, aşılama gibi çok önemli bir konuda dahi planlama yapılmaması nasıl izah edilebilir? 80 yaş üzeri yaşlılarımızın soğuk kış günlerinde hastanelere çağrılıp “aşı yok” diyerek geri göndermek hangi mantığa, hangi vicdana sığar?
Salgınla mücadelede yerel yönetimlerin yükümlülüklerinin katlanarak arttığı gerçeği ortada iken yerel yönetimlerin katkı paylarının artırılmaması, hükümetin halkın sağlığına karşı ne kadar duyarsız olduğunun göstergesidir. Yerel yönetimlere yapılacak her kuruşluk ek katkı halka hizmet olarak döneceği gerçeğinden hareketle özellikle bu zorlu süreçte çok daha büyük önem arz etmektedir. Fakat görüyoruz ki hükümetin önceliği halkın sağlığı değildir. Zaten geçmiş birkaç aylık süreç bunu çok açık olarak bizlere göstermiştir. Ülkemizde vaka sayıları artarken partisel ve kişisel çıkarları ile uğraşan, Meclis Başkanlığı seçimini dahi yüzüne gözüne bulaştıran, bir zihniyetin sorunlara çare üretemeyeceği gün gibi ortadadır.
Maliyenin kaynak sıkıntısı içinde olduğunu söyleyenler, diğer yandan seçim kazanma uğruna partizanca yüzlerce istihdam yapmaya, Sn. Ersin Tatara 820 bin TL’lik makam aracı almaya, kaynak buluyorlarsa fakat yerel yönetimlere ek katkı için kaynak bulamıyorlarsa kendilerine inanmamızı ve güvenmemizi beklemesinler. Kaynak sıkıntısı varsa siyasi partilere yapılan devlet katkılarından niçin kesinti yapılmıyor. Dünya zenginler listesine girenlerden niçin vergi alınmıyor hatta üzerinden teşvik veriliyor? 2020 yılında beyan edilip ödenmeyen kurumlar vergisi miktarı 462 milyon TL’dir yani 2021 yılı için öngörülen bütçe açığının yarısından daha fazla bir miktar. Hükümete sormak istiyoruz bu ödenmeyen vergilerin tahsil edilmesi için ne yapıldı.
İlk icraat olarak tüm harçlara zam yapan bu hükümet bunun gerekçesini kamu çalışanlarına ve emeklilere hayat pahalılığı ödeneğini ödeyebilmek olarak açıklarken şimdi de özel sektör çalışanlarına katkı yapacağı yalanı ile HP ödeneğini çalışanların ve emeklilerin maaşlarına yansıtmayarak üç ay ertelemiştir. Oysa Hükümetin amacı özel sektör emekçilerine katkı yapmak değil, işverenin yasal yükümlüğü olan sosyal güvenlik yatırımları için kaynak yaratmaktır. Zaten özel sektör çalışanlarına katkı diye geçmişte ödenen 1500 TL’ler de çalışana değil işverenin cebine girmiştir.
Yani katkı özel sektör çalışanlarına değil işverenlere yapılacaktır. Özel sektörü desteklemek niyetleri olsaydı öncelikle insanca yaşanabilecek bir asgari ücret belirlerler yapılacak katkıyı da doğrudan çalışanlara yaparlardı.
Kısacası bu Hükümet’in halkımıza, emekçilerimize verecek hiçbir şeyi yoktur. Bu Hükümet sermayenin hükümeti olduğunu içinden geçtiğimiz bu zorlu süreçte bir kez daha ispatlamıştır.
Çalışanların örgütleri olarak bizlere düşen görev, halkımızın ve emekçilerin haklarını korumak için tüm gücümüzle mücadele etmektir. Hiç yılmadan bu mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha vurgularız.
Buradan bir de Ekonomi ve Enerji Bakanı Sn. Erhan Arıklı’ya seslenmek istiyoruz.
Son zamanlarda KIB-TEK üzerinde oynanan oyunları yakından takip ediyoruz. Hedef KIB-TEK’i sıkıntıya sokarak Özelleştirmektir.
Ancak bilinmelidir ki Sendikal Platform olarak her zaman olduğu gibi bundan sonra da EL-SEN’le birlikte kuruma sahip çıkmaya devam edeceğiz ve bu konuda her türlü mücadeleyi vermekten çekinmeyeceğimizin bilinmesini isteriz.
Sendikal Platform
Eylem görseli için linke tıklayınız: Sendikal Platform Meclis Eylemi 22.01.2021