KTOEÖS olarak öğretmen sınavlarının ve atamalarının seçim yasakları başlamadan önce yapılması gerektiğini ortaya koyduk. Sınavların yapılmaması konusunda ortaya çıkacak sorunlarla ilgili başta Kamu Hizmeti Komisyonu, UBP-HP hükümeti, Milli Eğitim Bakanlığı, muhalefet partileri ve Cumhurbaşkanını bilgilendirip, birçok eylem yaparak bu konuda atılması gereken adımları vurguladık.
KHK’nın bu sınavları yapmamasının anlamının UBP-HP hükümetine seçim rüşveti vermek anlamına geldiğini, dolayısıyla KHK’nın tarafsızlığını kaybederek turuncu-kırmızı tişört giymiş olacağını, büyük bir adaletsizliğe alet olacağını yaptığımız eylemlerde dile getirdik.
Bu konuda adım atılmazsa işsiz binlerce öğretmen adayı dururken TC’den öğretmenlerin getirileceğini, geçici öğretmenlerin partizanca yerleştirileceğini, bunlardan dolayı okullarımızda pandemiden dolayı yaşanan kaosun daha da artacağını her kesime anlattık..
Hükümet ve konunun muhatabı olan Milli Eğitim Bakanı bu sınavların yapılmaması konusunda ciddi bir tavır ortaya koymamışlardır. Sınavların yapılmaması, sıralamanın oluşmasını ve atamaların yasal olarak gerçekleştirilmemesi sonucunu doğurmuştur. Bu durum, KHK ile UBP-HP hükümetinin ve Milli Eğitim Bakanının danışıklı-dövüş yaptığı izlenimini doğurmuştur.
UBP-HP Hükümeti ve Milli Eğitim Bakanına Soruyoruz.
- Bu dönemde kaç geçici öğretmen alınmıştır?
- Geçici öğretmenliğe alınma hangi kriterlere göre yapılmıştır?
- Alınan geçici öğretmenlere imzalatılan sözleşmede hangi tarihler arasında geçicilik yapacağı belirtilmiştir?
- İmzalatılan sözleşme torpil ve seçim rüşveti değilse neden KHK’nın sınavları yapacağı tarihten (Ocak 2021) sonrasını da kapsamaktadır? Yoksa geçici olarak öğretmenler bu konuda kandırılmakta mıdır?
- Geçici öğretmenliğe alınma kriterleri ve ihtiyaçlar münhal edilmediği gibi, sözleşmeli alınanların sayısı ve isimleri kamuoyu ile paylaşılacak mı?
- Münhal ilan edilmeyen ve onlarca mezun genç öğretmen adayının olduğu branşlar TC’den getirilecek öğretmenlerle mi doldurulacak?
- TC’den gelip okullarımızdaki kadroları tutan öğretmenler kaç kişidir, branşları ve görev yaptıkları okullar hangileridir?
Göstere göstere seçim döneminde öğretmen adaylarımızın
RİCA, TORPİL VE RÜŞVETE zorlanmaları
Anayasa ve Yasalar karşısında bir SUÇTUR.
Bu suçun bugüne kadar işlenmesi hafifletici bir unsur olmaktan çok daha vahim ve ağırdır. Etik dışılığın, ahlaki çöküntünün, çürümüşlüğün eğitimde yaşanıyor olması, böyle bir kültürün kanıksanmış görünmesi toplumumuzun bekasına konulan dinamittir.
Bu suça KKTC Yargı Makamları, Meclisi, Cumhurbaşkanı,
Muhalefet Partileri SEYİRCİ KALMAMALIDIR.
Kişisel, zümresel çıkar elde ederek bu suçu işleyenler
YARGILANMALI, HESAP VERMELİDİR.
Bu konuda adım atılmalı ve arkası gelmelidir.
Adaletin tesis edilmesine bir yerden başlanmalıdır.
Tahir GÖKÇEBEL
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)