Dörtlü koalisyon hükümeti Türkiye’nin garantörlük sorumluluğu çerçevesinde ödemesi gereken savunma bütçesi harcamalarını toplumdan gizleyerek çalışanların sırtına yıkmıştır.
Kamu görevlilerinin yasa gereği almaları gereken ek mesai ödeneklerini kesen, öğretmenlerin ders yılı hazırlık ödeneklerini söz verip ödemeyen dörtlü hükümet, on aydan beri askerin harcamalarını ve ihale bedellerini çalışanların haklarını budayarak ödemektedir. Bu da yetmezmiş gibi ülkemizde yüzlerce işsiz öğretmen olmasına rağmen Türkiye’den öğretmen getirtip, onların da maaşlarını Euro olarak ödemektedir.
Türk Lirası kullanmaktan dolayı maaş ve ücretler son üç yılda döviz bazında %63 oranında gerilerken, Eşel Mobil uygulaması durdurulurken bankalardaki faiz oranlarının yükselmesi ile birlikte borçlu insanlarımız borçlarını ödeyemez noktaya gelmiştir.
Dörtlü hükümet, Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığı’ndaki AKP hükümetinin krizi gerekçe gösteren ekonomik ambargosunu gizlemeye ve tüm yükü çalışanların sırtına yıkmaya devam etmektedir. Ülkemizdeki ekonomik kaynakların yeterli olduğunu vurgularken, krizin bedelinin ve garantör Türkiye’nin Kıbrıs ile ilgili güvenlik harcamalarının bizim sırtımıza yıkılmasını kabul etmediğimizi vurgularız.
Bu çerçevede dörtlü hükümete çağrı yapıyoruz;
- Güvenlik harcamaları garantör ülkeye aittir. Çalışanların haklarını kısıtlayıp, garantör ülkenin güvenlik harcamalarını ödemekten derhal vazgeçin.
- Kanun gücünde kararname, maskaralığı ile emekçilerin yasal haklarını gasp etmekten vazgeçin. Öğretmenlerin ders yılı hazırlık ödeneklerini derhal ödeyin.
- Ülkemizde yetişmiş öğretmen varken Türkiye’den öğretmen getirip, Euro olarak maaşlarını ödemekten vazgeçin.
- Türk Lirası kullanmaktan dolayı ortaya çıkan faiz artışı konusunda “Merkez Bankası” üzerinden tedbir alın.
- Maaş ve ücretlerin erimesini önlemek için eşel mobil uygulamasını her ay uygulayın veya stabil muhasebe birimi olarak Euro’ya geçin.
- Döviz karşısında 2018 yılında ortalama %35 gerileyen asgari ücreti insanca yaşanabilecek bir şekilde derhal yeniden belirleyin.
Bu gerçekler ışığında bize “besleme” diyerek aşağılayan, bir yandan da “garantörlük” sorumluluğunun ekonomik bedelini Kıbrıslı Türklerin sırtına yükleyip, ambargo uygulayan TC yetkililerine sorumluluklarını hatırlatır, dörtlü hükümete de garantöre yağ çekme adına çalışanların haklarını gasp ettikleri için, insanca yaşam hakkımızın elimizden alınmaya çalışıldığı için önümüzdeki haftadan itibaren eylemlerle cevap vereceğimizi duyururuz.
Saygılarımızla,
Selma Eylem Şener Elcil
KTOEÖS Başkanı KTÖS Genel Sekreteri
