Köle Olmayı Kabul Etmeyeceğiz, Zincirlerimizi Kıracağız

0
109

Yönetim Kurulumuz 2015 yılını “Göç Yasası ile Mücadele Yılı” ilan etmiştir. Temel amacımız tüm öğretmenlerimizi “Tek Yasada” eşit haklar altında birleştirmektir. Herkesi GÖÇ YASASINA sokmak istemelerini kabul etmiyoruz.

İkiyüzlü politikalarla köle olmamız istenmektedir. Şirketlerin milyonlarca lira borcu silinmekte, üçlü kararname atamaları devam etmekte, geziler, peşkeşler, örtülü ödenekler sürmekte fakat emkçilere gelince Kaynak Yoktur politikası güdülmektedir. Sermaye kendi krizini atlatabilmek, uğruna yeni kaynak olarak gördüğü kamusal alanları, özel sektöre peşkeş çekmek için her politikayı ileri götürmeye çalışmaktadır.

Her yıl müdür, muavin, öğretmen, hademe, sekreter eksiklikleri ve bütçe yetersizliği ile devlet okulları bilinçli olarak zayıflatılmaktadır. Sosyal devlet ortadan kaldırılırken, kamusal hizmetler niteliksizleştirilmektedir. Özelleşen eğitimde kamusal hizmeti veren öğretmen de silikleştirilerek, sorunlar altında ezdirilerek, geçim derdine sokularak kendini işe yaramaz olarak algılamasını sağlamaya çalışmakta, tamamen etkisiz eleman yapılmak istenmektedir.

Eğitim sistemimizin üzerinde sürekli oynanarak, öğretmenleri nakil, görevlendirme derdine düşürerek, farklı yasalarla farklı haklara, maaşa tabii tutarak, maaş garantisi yerine ek ders ücreti yaratarak öğretmen ve örgütlülüğü dağıtılmak için çalışmalar yapılmaktadır.

 

2008’den önce mesleğe giren öğretmenler;

  • Hayat Pahalılığı dondurularak, alım gücü sürekli düşürülerek fakirleştirilmiştir.
  • Hakları budanarak yeni öğretmenlerin yasal haklarına eşitlenmeye, yani tüm öğretmenler Göç Yasasına dahil edilmek istenmektedir.

 

2008’den sonra mesleğe giren öğretmenlerin;

  • Emeklilik yaşı 60’a çıkmıştır.
  • Kadın öğretmenlerin 1/5 yıpranma yapı kaldırılmıştır.
  • Emeklilik ikramiyesi kaldırılmıştır.
  • Emeklilik maaşı azaltılmıştır.
  • Prim kesinti oranı (%13) artırılmıştır.
  • Sağlık sigortası kesintisi başlatılmıştır.
  • Sağlıktan yararlanma belirli süre prim yatırmaya endekslenmiştir.
  • Fon Parasını yönetecek fon ve yönetim kurulu henüz kurulmamıştır.

 

2011’den sonra mesleğe giren öğretmenlere ek olarak:

  • Tüm ek tahsisatlar, ücretler, hazırlık ödeneği kaldırılmıştır.
  • Üniversite gibi barem için artışlar kaldırılmıştır.
  • Maaş topuna 17 yıl yerine minimum 27 yıl koşulu getirilmiştir.
  • Otomatik barem artışları çalınmıştır.
  • Derece atlama siyaseten belirlenecek“performansa” bağlanılmıştır.
  • Maaşlar yaklaşık %40 azaltılmıştır.

 

Ne yapılmak istenmektedir?

  • İstihdam biçimi değiştirilmek istenmektedir.
  • Geçici, sözleşmeli istihdam ile işsizler devreye sokularak iş ve geçim derdine düşmüş öğretmenin şükran etmesi istenmektedir.
  • Maaş garantisi siyasi performansa bağlanarak öğretmenin kaderi siyaseten belirlenmek istenmektedir.
  • Siyasi kararlarla maaş, terfi, vs. ile öğretmenin haklarını, örgütlü gücü yerine bireysel yalakalık ile korunabileceği bir sistem yaratılarak sendikalar devre dışı bırakılmak, sonra da öğretmen tertiplenerek sınıfa hapsedilmek istenmektedir.
  • Oluşacak tepkiler karşısında polis şiddeti, hukuk bir silah olarak kullanılmak istenmektedir.

 

Öğretmen ne kaybettirilmek istenmektedir.

  • 3-5 yılda şu anda orta öğretimde 400 üzerinde 2008 sonrası öğretmen çoğunluğa ulaşıp tüm öğretmenlerin düşük haklarda eşitlenmesi gündeme gelecektir.
  • Öğretmenden tasarruf için A Öğretmen, B Öğretmen, kol, sınıf gibi denklikler kaldırılmak istenecektir.
  • Kamu reformu adı altında eğitimde hiç bir gaile taşımayanlar öğretmeni terbiye etmek için tam gün, eğitimde kalite vs. gibi konular tartışmaya başlanarak öğretmene yönelik toplumsal bir linç kampanyası başlatılacaktır.
  • Topluma empoze edilen “öğretmen az mesai ile hak etmediği kazancı alıyor” söylemi devreye sokularak güçlü propagandalar ile öğretmenin çalışma koşulları, mesaisi gibi konular tartışılmaya başlanacaktır.
  • Geçici istihdam modeli yaratılarak öğretmenlerin iş, maaş garantisi yok edilecektir.
  • Nakil, tahsisat gibi haklar kaldırılarak Öğretmen Siyaseten KUL-KÖLE yapılmak istenecektir.

 

Niyet Bellidir:

  • Kurulmak istenen yeni liberal yapıda çalışan kesimlere kriz ve bütçe yetersizliği bahanesi ve sermayenin de desteği ile acı reçeteler uygulamaya devam edilmek istenmektedir. Bunun için direnç noktaları, dayanışmalar, örgütler dağıtılarak toplumun bu acı reçetelere öğrenilmiş çaresizlikle itaat etmesi istenmektedir.

 

Ne Yapmalıyız:

  • Bunun karşısında hem toplumsal ilerleyişimiz, hem de örgütlü gücümüzle yeni stratejilerle sürekli mücadele etmeliyiz.
  • Tüm Toplumla, Sendikalarla en geniş dayanışmayla karşılık vermeliyiz.
  • Örgütsel mücadele gücümüzü artırarak, bilinçli, sürekli ve stratejik olarak sürekli mücadele etmeliyiz.
  • Sendika üyeliğini bir silah gibi yönetimlerin üzerine dayayıp, yasa, tüzük dışı bireysel talepler yerine, sendikanın “Biz” demek olduğunu, “Biz” in yaşatılması ile ancak güçlü ve dayanışmacı olacağımızı, bu bilinçle sendika yönetimlerini ortak çıkarlarla ilgili stratejilere yönlendirme ve yüreklendirmede yardımcı olunması, bu yönde kararların üretilmesinin teşvik etmeliyiz.
  • Örgütlü ve onurlu olamaya, kazandığımız hakları koruma ve geliştirmeye devam etmeliyiz.
  • Hep birlikte sesimizi yükselterek KÖLE olmayı alternatif olmaktan çıkarmalıyız.

 

Değerli Öğretmenlerimiz,

Bizimle birlikte buna “Dur” demek için sokakta mücadele eden CTP/BG – DP/UG hükümetine Mali Protokol görüşmelerinde 4 maddelik talep verdik. Hiçbir talebimize onay verilmemiş, Göç Yasasına devam edilmiş, hazırlık ödeneğinin 2011 sonrası öğretmenine ödenmemesi için alicengiz oyunlarına başvurulmuştur.  Hayat pahalılığı dondurulmuştur. Mal ve hizmetlerde pahalılaşma devam ederken HP’nin dondurulması aslında herkesi 2011 sonrası yasası, yani Göç Yasasına sokularak fakirleşme ve köleleştirilmesi anlamına gelmektedir.

 

Hükümetin kim olduğuna bakmayan bağımsız sendikamız KTOEÖS, yapılan yanlışlara, hak budamalara karşı seyirci kalmamaya devam edecektir. Tüm öğretmenlere hazırlık ödeneğini bile çok gören bu hükümet öğretmenin hükümeti olmadığını göstermiştir.

 

Yönetim Kurulumuz 2015 yılını Kölelik Yasası (Göç Yasası) ile mücadele yılı ilan etmiştir. Hayat Pahalılığının, eşel mobilin durdurulması, adaletsiz Göç Yasasının devam etmesi, yeni paketlerle herkesin köleleştirilmeye çalışılması kabul edilemezdir. Bu açıdan mücadele ederek zincirlerimizi kırmaya kararlıyız.

 

Tüm emekçilerin birlikteliğini zorlayarak mücadele etmeye devam edeceğiz.

 Çaresiz değiliz. Haklıyız ve Güçlüyüz.

 

Tüm öğretmenimize çağrımız, seferberlik şeklinde başlayacağımız yeni mücadele stratejimizde her türlü destek ve katkının Yönetim Kurulumuza yapılmasıdır.

                     

 

Tahir GÖKÇEBEL

Başkan

Yönetim Kurulu a.