Kıbrıslı Türk Varlığımıza Karşı Yapılan Saldırılara, Projelere, Dönüştürme Çalışmalarına ARTIK DUR DEYİN !

0
433

Geçtiğimiz yıl birincisi gerçekleştirilen Çanakkale kampı projesinin ikincisi bakanlık tarafından okullara duyurularak katılım için çağrı yapılmıştır. 30 Haziran’da başlayıp 21 Ağustos’ta tamamlanması planlanan ve 16 erkek 12 kız grubun katılacağı toplam 5264 öğrenciyi hedefleyen bu proje tam da bakanlıkta görevli elçilik memurunun geçen yıl sosyal medyada sendikamızın bildirisi altına yazarak yaptığı hakaretlerin yanında ifade ettiği gibi bu proje, kapsamı ‘genişletilerek’ devam ediyor.

KTOEÖS olarak bakanlığa soruyoruz;

  1. Cinsiyet ayrımı temelinde gerçekleştirilecek kamplar muhafazakârlığın açık açık yobazlığa dönüştürüldüğü bir haremlik selamlık uygulama değil midir? Bunun ülkemizde uygulanmasını uygun görmeniz milli eğitim yasasına ve anayasaya aykırı değil midir?
  2. Geçen yıl gerçekleştirilende siyasi propagandalar yaşanmadı mı?
  3. Size göre bu, amacı, hedefi belirlenmiş ideolojik bir kamp değil midir? Orda bu doğrultuda uygulanan baskılara çocuklarımız maruz kalmadı mı? Bu, çocuk hakları ihlali değil mi?
  4. 90’lı yıllardan beri sivil savunma, AKP-elçilik tarafından kurdurulan vakıflar, dernekler, partiler ve sendikalarla yoğun bir dönüştürme çalışması yapılmıyor mu? Bu proje de bu toplumun geleceğinin insan modelini oluşturma çalışmalarının bir parçası değil midir?
  5. Her kurumun, bakanlığın içerisinde, değişik görevlerle AKP-elçilik memurlarının atanması amacı ile bu kampların paralel gitmesi işin pedagojisine kadar eğilme değil mi?
  6. Kuran kursları, toplu iftarlar, gizli organizasyonlar, yüzlerce imam, dini görevli atamaları boşuna mı?
  7. Bakanlık çağdaş, laik, demokratik eğitim ve toplum yapısını savunuyorsa bu kamp bu ilkeyle ters düşmüyor mu?
  8. Geçen yıl ‘ uçak bizim para  bizim’ …..’siz kudurmaya devam edin’… ‘ it ürür kervan yürür’  gibi ifadeleri bildirimizin altına yazan, Kıbrıslı Türklere hakaretler yağdıran ve hala daha bakanlıkta görev yapmaya devam eden elçilik memuru mu yine bu kampın organizasyonunda görevli? Tüm bu hakaretlere rağmen neden hala bakanlıkta görev yapıyor??
  9. Kıbrıs Türk toplumunun ortada kalması, itilip kakılması, eşit siyasi ortak olmaktan çıkarılması, TC hükümetleri ve işbirlikçileri tarafından yapılan hatalarla oluşmuştur. Bugün, aynı hatalara anayasa, yasalar hiçe sayılarak irade gösteremeyen basiretsiz yöneticilerle Kıbrıs Türk toplumu siyasi ve kültürel bir varlık olmaktan çıkarılma noktasına doğru götürülmektedir. Bu, siyasi körlük değil midir?
  10. Sayın Bakan ve Sayın Hükümet Yetkilileri ekonomik, sosyal, kültürel ve dini dayatmalara boyun eğdiğiniz zaman hedeflenen toplumsal dönüşüme katkı koyduğunuzun farkında mısınız? Farkındaysanız muhalefette olduğunuz gibi iktidardayken neden karşı çıkmıyorsunuz, neden irade gösterip dur demiyorsunuz?

Öğretmenlerimize, velilerimize, tüm toplumumuza buradan çağrı yapıyoruz,

Eğitimimize,

Kültürümüze,

Değerlerimize,

Nüfus yapımıza,

Yasalarımıza,

kısacası Kıbrıslı Türk varlığımıza karşı yapılan saldırılara,

projelere,

hedeflenen yurttaş modeliyle gelecekte oluşturulması planlanan

dönüştürme çalışmalarına

hep birlikte bugün geç kalmadan karşı çıkmamız,

 DUR dememiz gerekiyor.

Bu topraklarda varlığını sürdürecek olan gelecek nesillerimiz için

yapmamız gereken en önemli görevimiz budur!

Selma EYLEM

Başkan

Yönetim Kurulu (a.)