Kıbrıs Türk Toplumu yıllardır varoluş mücadelesi vermektedir. Kendi kültürü, dini, dili, yaşam biçimi, sosyal yapısıyla oluşturduğu toplumsal yapısına, varlığına sürekli baskılar, dayatmalar yapılmasına rağmen varlığını korumuştur.
Çağdaş, laik toplum yapısını değiştirme çalışmalarına, ithal entegrasyona, asimilasyon politikalarına, işbirlikçilere hep karşı çıkmış, nüfus yapısı üzerinde oynanmasına rağmen kendi varlığını korumayı başarmıştır.
AKP’nin Türkiye’deki anti demokratik tavrının, yönetim, ekonomik, sosyal anlayışının Kıbrıs’ın kuzeyine dayatma çabalarına atanmış yönetimin desteği halkımızın hazmedemediği, benimsemediği, buna rağmen buna sadistçe devam edildiği gerçeği ortadadır.
Soruyoruz:
- Pandemi döneminde gelirini, işini kaybeden, borç yükü altında kırılan çalışanlara dayatılan paket ekonomik midir? Siyasi midir?
- Yasadışı bir şekilde HP’nin kaldırılmak istenmesi yerine, çok zenginlere servet vergisi cesareti yok mudur?
- Okulları açmak istiyormuş gibi yaparak AKP siyasetinin bir parçası olan gazinoları çalıştırma amacındaki kapalı turizm nedir?
- Mutasyonlarla birlikte Türkiye’de Covid-19 patlamışken uçak sayısını arttırma, karantinasız galalar yapma, toplumun sağlığını hiçe sayma kimin aklıdır? Kime karşı yapılmaktadır?
- Kıbrıs Türk Toplumunun çıkarlarının, eşitliğinin uluslar arası hakkının devam ettirileceği, Kıbrıs Cumhuriyetinin eşit ortaklığından vazgeçip, ilhak naralarını yükseltmek, egemen devlet olmak mıdır? Bu politika Kıbrıs Türk Toplumunu yok oluşa sürüklemek değil midir?
Akıl dışı dayatma politikalara sadistliğe varan baskı ve zulümlere direnen bu halk sizlere ve politikalarınıza dur diyecektir.
Bu toplum ne istediğini İnönü Meydanında haykırmıştır.
“Ne Yama, Ne Rehin” olmayacağını bütün dünyaya duyurmuştur, size de duyuracaktır
Tahir GÖKÇEBEL
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)
