21 Mart Uluslararası Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Günü dolaysıyla;
! İnsanları kucaklayan, şeffaf, adil ve etkili bir mülteci ve göçmenlik politikası için,
! Gençleri demokrasi, eşitlik, dayanışma, ırkçılığa, yabancı düşmanlığına ve hoşgörüsüzlüğe karşı değerler konusunda eğiten eğitim politikalarının geliştirilmesi için,
18 Mart 2023 tarihinde Lefkoşa’nın güneyinde – Ledra Sokağında Toplumsal Irkçılık Karşıtı Etkinlik gerçekleştirildi.
Irkçılığa ve Faşizme Karşı Uluslararası Eylem Günü Bildirisi
21 Mart Irkçılığa ve Faşizme Karşı Uluslararası Eylem Günü vesilesiyle gerçekleştirdiğimiz bu eylemde, dünyanın dört bir yanında ırkçılığa ve faşizme karşı mücadele eden herkesle sesimizi bir kez daha birleştiriyoruz.
Irkçılığa, faşizme, milliyetçiliğe, ayrımcılığa ve yabancı düşmanlığına karşı barış ve dayanışma için sürekli mücadelenin bayrağını küçük yurdumuz bu yıl da dalgalandırıyor. Son yıllarda tüm dünyada ve Kıbrıs’ta Anastasiadis hükümetinin on yılı boyunca gelişen kurumsal ırkçılığa ve faşizme karşı da mücadele bayrağını dalgalandırıyor.
Mültecilere ve göçmenlere, LGBTİ bireylere, engellilere, demokrat, ilerici ve düşünen her insana düşman olan ideolojik saplantıların yayılmasını durdurmak için bugün bu mücadele daha da zaruri hale geliyor ve sürekli olması gerekiyor.
Hiç kimse mülteci olmayı tercih etmez. Hiçbir insan yerinden, yurdundan olmayı istemez. Savaşlar, çatışmalar, neoliberalizmin tekelleri tarafından yağmacı bir şekilde ülkelerin sömürülmesi büyük mülteci ve göçmen dalgalarını yaratan başlıca nedenlerdir. Tüm bunlara insan hakları ihlalleri, otoriter, milliyetçi ve faşist rejimlerin iktidara gelmeleri ve iklim krizi de ekleniyor.
Bugün, insan haklarının sorgusuz sualsiz herkesçe kabul edilmesinin gerektiği bir dönemde, savaştan, zulümden ve mutlak yoksulluktan kaçma için ve daha iyi bir yaşam arayışıyla karada ve denizde hayatlarını tehlikeye atan binlerce insan var ve nihayetinde bu insanlar temel ihtiyaçlarından dahi mahrum bir şekilde insanlık dışı koşullarla ya da duvarlarla ve dikenli tellerle karşı karşıya kalıyorlar.
Anastasiadis hükümeti göç ve iltica meselelerini yönetmede sadece başarısız olmakla kalmadı, aynı zamanda mültecileri geri püskürtmek için Yeşil Hat boyunca dikenli teller, elektronik izleme sistemleri yerleştirme gibi kabul edilemez politikalara ve uygulamalara hatta silahlı sınır muhafızları koyulmasına dahi başvurdu; binlerce göçmen ve sığınmacıyı gözaltı merkezlerinin içinde ve dışında kabul edilemez koşullarda yaşamak zorunda bıraktı.
Hristodulidis Hükümeti şimdi bu sorunları yönetmeye çağrılıyor. Nikos Hristodulidis seçim öncesi dönemde eski İçişleri Bakanı’na yönelik övgü tebrikleriyle, özünde göç ve mülteci politikasında köklü bir değişiklik yapılmasına imkân da bırakmıyor.
Göç ve ilticanın Uluslararası ve Avrupa Antlaşmaları ve Sözleşmeleri temelinde doğru ve insan onuruna yakışır bir şekilde yönetilmesini talep ediyoruz.
Bize göre bu:
- İhlal edilemez sığınma hakkına, genel olarak insan haklarına ve ayrıca Kıbrıs Cumhuriyeti’nin uluslararası ve Avrupa yükümlülüklerine saygıyla İltica Dairesi’nin güçlendirilmesi ve prosedürlerin rasyonel ve modern hale getirilmesi de dahil olmak üzere mülteci akımlarının etkin yönetimi demektir.
- Göç, iltica ve entegrasyon konularında Kıbrıs Cumhuriyeti’ne verilen Avrupa fonlarının kontrolü, şeffaflığı ve doğru değerlendirilmesi
- Mülteci ve göçmenlerin etkin uluslararası korunması ve insan onuruna yakışır yaşam koşullarına sahip olmaları için gerekli tüm önlemlerin alınması ve devlet hizmetlerine erişimlerini sağlama ve iyileştirme için pratik önlemlerin benimsenmesi demektir.
- Göçmenlerin ve mültecilerin topluma entegrasyonu için bir ulusal planın kabul edilmesi ve uygulanması demektir.
- Göçmenleri ve mültecileri, özellikle refakatsiz çocukları, kadınları ve diğer savunmasız grupları korumaya ve desteklemeye yönelik bütünlüklü politikaların uygulanması demektir.
- Şeffaf, adil ve etkin bir göçmenlik politikası demektir. Bu, sömürgecilik döneminden kalma, çağdışı yasal çerçevenin ve politikaların yerine, Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin, Evlerde Çalışanların Haklarının Korunmasına ilişkin olanlar da dahil olmak üzere tüm Uluslararası Sözleşmeleri içeren, insan haklarına saygı temelinde modern demokratik bir çerçevenin benimsenmesini gerektirmektedir.
- Yeni Yabancı İşgücü İstihdam Stratejisi’nin geri çekilmesi ve temel amacı göçmenlerin işgücünün sömürülmesine karşı mücadele etmek olan, İstihdamda Eşit Muamele İlkesi temelinde bir strateji için istişarenin gerçekleştirilmesi demektir. Bu istişare halka açık olmalı, göçmen topluluklarının ve sivil toplumun temsilcilerini de içermelidir.
- İşgücü, cinsel ve diğer sömürü amaçlı insan kaçakçılığının önlenmesi için, bu ciddi suça karşı etkin mücadele, mağdurların korunması ve desteklenmesi hedefiyle kurumsal çerçevede kararlı adımların atılması demektir.
Tüm Avrupa ve dünyadaki ilerici güçlerle sesimizi birleştiriyoruz ve bu uluslararası eyleme katılıyoruz.
“Yüreğimizi utandırmayan bir dünya yaratana kadar” mücadelemizi sürdüreceğimizi beyan ediyoruz.
AKEL (Emekçi Halkın İlerici Partisi)
Aristeri Pteriga (Sol Kanat)
Belediye Emekçileri Sendikası (BES)
Cyprus Stop Trafficking
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ)
Doğu Akdeniz Üniversitesi Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN)
EDON (Birleşik Demokratik Gençlik Örgütü)
EKA (Kıbrıs Çiftçiler Birliği)
Ergatiki Dimokratia (İşçi Demokrasisi)
Kıbrıs Barış Konseyi
Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS)
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenleri Sendikası (KTOEÖS)
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS)
Kooperatif Görevlileri Sendikası (KOOP-SEN)
KISA (Irkçılık Karşıtı Eşitlik ve Destek Hareketi)
PEO (Kıbrıs İşçi Federasyonu)
POGO (Kıbrıs Kadın Örgütleri Federasyonu)
Proodeftiki Kinisi Fititon (İlerici Öğrenciler Hareketi)
Proodeftiki Kinisi Katiyiton (İlerici Öğretmenler Hareketi)
Proodeftiki Kinisi Daskalon ke Nipiagogon (İlerici İlkokul ve Anaokulu Öğretmenleri Hareketi)
Protovulia Sosyaliston (Sosyalistler İnisiyatifi)