İki Toplumlu Barış İnisiyatifi’nin Yuvarlak Masa Toplantısı Gerçekleşti

0
174

15 Mart 2024 tarihinde, Birleşik Kıbrıs – İki Toplumlu Barış İnisiyatifi, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’la İlgili Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in da katıldığı,  “önemli bir paydaş olarak Sivil Toplumun Kıbrıs’ta müzakere ve barış sürecine etkin katılımı” konulu yuvarlak masa toplantısı düzenledi.  Etkinlik Dayanışma Evi Konferans Odası’nda yer aldı.

On 15 March 2024, the United Cyprus – Bi-Communal Peace Initiative held a round table with the participation of the UN Secretary-General’s Personal Envoy on Cyprus, Maria Angela Holguin, on the theme of “Effective participation of Civil Society as an important stakeholder in the negotiation and peace process in Cyprus”. The event took place in the Home for Cooperation, Conference Room.

KTOEÖS Başkanımız Selma Eylem, İki Toplumu Barış İnisiyatifi adına yuvarlak masa toplantısı açılışını gerçekleştirdi:

Değerli BM Genel Sekreteri Kıbrıs kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar,

Değerli Yoldaşlar, 

75 örgütten oluşan ve yıllardır adamızda barış, birleşik federal çözüm için mücadele eden Birleşik Kıbrıs- İki Toplumlu Barış İnisiyatifi’nin düzenlemiş olduğu yuvarlak masa tartışmasına hepiniz hoş geldiniz.

Öncelikle, değerli vaktini ayırıp burada bizimle olan, ve 2017’deki Crans Montana konferansından bu yana dondurulan, yarım kalan çalışmaların devam ettirilmesi yönünde çaba ortaya koyan Sayın Cuellar’a inisiyatif adına teşekkür ederim.

Değerli Yoldaşlar, Sn. Cuellar,

Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün bedelini tüm Kıbrıslılar,  ancak Kıbrıs Türk toplumu daha ağır ödemektedir. Yıllardır uluslararası hukukun dışında bırakılan Kıbrıslı Türkler tecrit koşullarında, Türkiye’nin alt yönetim haline getirdiği, her kurumunu ele geçirdiği ada yarısında, yaratılan insan kaçakçılığı, kara para aklama, mafya düzeninde yaşamaya mahkum edilmekte, nüfus politikaları, sistematik asimilasyon, entegrasyon, muhafazakarlaştırma politikaları, ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel eğitim alanlarındaki dayatmalar karşısında varoluş mücadelesi vermektedir.

Kıbrıs Türk toplumu 1960’da elde ettiği eşit statüsünü, haklarını talep edemez duruma getirilmiştir. AB vatandaşı olduğu halde müktesebat kuzeyde uygulanmadığından tüm haklarından eşit ve adil bir şekilde yararlanması mümkün olmamaktadır.

Kuzeydeki statükodan ve mevcut bölünmüşlükten nemalanan sermaye ve siyasiler bölücü, ayrılıkçı söylemleri yükselterek  ‘iki devletli’ çözümü dillendirmekte, iki toplumda da faşist provokasyonlarla ayrılıkçı politikalar sürdürmektedir. Ancak bu söylem her iki sivil toplum düzeyinde de gerçeği yansıtmamaktadır. Her iki toplumun çoğunluğu BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Crans Montana’da masaya koyduğu 6 maddelik çerçevenin, Kıbrıs sorununda kapsamlı bir çözüme ulaşmak için ileriye dönük pragmatik bir yol oluşturmaya devam ettiğini düşünmeye devam etmekte, BM kararlarına dayalı siyasi eşitliğe sahip, iki toplumlu, iki bölgeli federasyon temelinde mutabakata varılmış bir çözümü talep etmektedir.

Bizler, 2017 Crans Montana’dan sonra dondurulan görüşmelerin tekrar başlatılması ve devam ettirilmesi, elde edilen kazanımların ve ortak zeminin korunması gerektiği görüşündeyiz. BM’nin de bu yönde çaba göstereceğine ve  Kıbrıs’taki toplumların gerçek iradesini dikkate alacağına inanmaktayız.

Değerli Yoldaşlar, Sn. Cuellar,

Bu salonda da bulunan sevgili yoldaşımız Takis gibi, adamızda 60 yıldır barış için mücadele eden barış savaşçıları, bugünden itibaren barışı görmek istiyor.

Biz Kıbrıslılar yanı başımızda yaşandığı gibi çocukların katledildiği, insanlığın yok olduğu, acı, yıkım getiren savaşlar içinde bir ülke değil, çocuklarımıza, geleceğimize barış, huzur içinde bir ülke bırakmak istiyoruz. Bunun için,  ülkemizde federal çözümle birlikte barış çiçeklerinin açması için mücadeleye devam edeceğimizin bir kez daha altını çizer hepinize saygılar sunarım.

Selma EYLEM

KTOEÖS Başkanı – (Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası)

Birleşik Kıbrıs – İki Toplumlu Barış İnisiyatifi (a.) 


Our KTOEÖS President, Selma Eylem, opened the roundtable meeting on behalf of the United Cyprus – Bicommunal Peace Initiative:

Dear Personal Envoy of the United Nations SecretaryGeneral on Cyprus,  Ms. Maria Angela Holguin Cuellar,

Dear Comrades,

Welcome to the roundtable discussion organized by the United Cyprus – Bi-Communal Peace Initiative, which consists of 75 organizations, working together for many years for peace and a united federal solution on our island.

First of all, I would like to thank Ms. Cuellar, on behalf of the initiative, for sharing her valuable time to be here with us and for her dedication to continue the unfinished work that has been frozen since the Crans Montana conference in 2017.

Dear Comrades, Dear Ms. Cuellar,

All Cypriots, but in particular the Turkish Cypriot community, is paying a heavy  price for the lack of a solution to the Cyprus problem. Turkish Cypriots, who have been excluded from international law for years, are condemned to live in conditions of isolation, in the half of the island that Turkey has made a sub-administration, which has taken over every institution, creating a land of the human trafficking, money laundering, mafia system by population policies, systematic assimilation, integration and conservative policies.

Turkish Cypriots are fighting for existence against economical, political, social, cultural and educational impositions.

The Turkish Cypriot community is unable to claim the equal status and rights gained in 1960. Even though we are EU citizens, it is not possible for us to benefit from all its rights equally and fairly because the acquis is not implemented in the north.

The capital and politicians benefiting from the status quo in the north and the existing division, raise separatist discourses, voicing a ‘two-state’ solution and continue separatist policies with fascist provocations in both societies. However, this discourse does not reflect the truth of the civil society both across the divide.

The majority of both communities continue to believe that the 6-point framework presented by the United Nations Secretary-General Mr. Antonio Guterres in Crans Montana, continues to constitute a pragmatic way forward to achieve a comprehensive solution to the Cyprus problem, based on UN resolutions, demanding political equality in a bi-communal, bi-zonal federation.

We share the same vision that the talks, which were frozen after Crans Montana in 2017, should be restarted and continued, and the gains and common ground should be protected. We believe that the United Nations will also make efforts in this direction and take into account the true will of the communities in Cyprus.

Dear Comrades, Dear Ms. Cuellar,

Peace warriors who have been fighting for peace on our island for 60 years, like Dear Takis want to see peace from now on.

We Cypriots want to leave behind a country of peace and tranquility to our children and our future generations, not a country where children are murdered, humanity is destroyed and wars bring pain and destruction, as it is shamefully happening right now next to us.

For this reason, I would like to underline once again that we will continue to fight for the flowers of peace to blossom with the federal solution in our country, as I salute you all once again with hope and passion for peace in our island.

Selma EYLEM

President of KTOEÖS (Cyprus Turkish Secondary Education Teachers Union)

On Behalf of United Cyprus – Bicommunal Peace Initiative

 


16 Mart 2024 tarihinde BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’la İlgili Kişisel Temsilcisi Sn. María Angela Holguín Cuéllar’ın basın açıklaması metni:

Bu ikinci ziyaretimde iki liderin yanı sıra siyasi partiler, belediye başkanları, ticaret odaları, gazeteciler, dini liderler, dernekler, düşünce kuruluşları ve sivil toplum temsilcileriyle görüşme fırsatı buldum. Temel zorlukları ve fırsatları daha iyi anlamak için tüm bakış açılarını ve perspektifleri dinledim.

Bazen bütün yollar denenmiş ve değişimin mümkün olmadığı görülüyor. Ancak farklı bir yaşamın hayalini kuran toplumların duruşunu ortaya koyan, umudun bir gereklilik ve zorunluluk olduğunu gösteren sesler her zaman vardır.

Geçmiş, acı ve hüsran dolu anıları beraberinde getirir, ama aynı zamanda geleceği inşa etmemize ve tüm Kıbrıslıların yararına çözümler üretmemize yardımcı olacak dersler de sağlar. Değişimin getireceği bireysel ve kolektif fırsatlarla bağlantı kurmak, böylece geçmişin zorluklarını sürdürülebilir bir geleceğin temeline dönüştürmek herkesin yararına olacaktır.

Benim görevim, her iki tarafı da sürdürülebilir bir çözüm bulmaya yöneltecek ortak bir zemin olup olmadığını belirlemektir. Geri kalan aylarda BM Genel Sekreteri’nin talebini yerine getirmek için elimden gelen çabayı sürdürmeye istekli ve kararlıyım.


On 16 March 2024, the Personal Envoy of the UN Secretary-General on Cyprus, Ms. María Angela Holguín Cuéllar, made a press statement:

In this second visit, I had the opportunity to meet with the two leaders, as well as with political parties, city mayors, chambers of commerce, journalists, religious leaders, associations, think tanks, and civil society representatives. I have listened to all points of view and perspectives to better understand the main difficulties and opportunities.

At times it seems that all the paths have been tried and that change is not possible. However, there are always voices that reveal the resilience of societies that dream of a different life and that show that hope is a necessity and an obligation.

The past brings memories of pain and frustration, but also provide us lessons to help build the future and achieve solutions for the benefit of all Cypriots. How good it would be for everyone to connect with the individual and collective opportunities that a change would bring, thus transforming the hardships of the past into the foundation for a sustainable future.

My mission is to identify if there is common ground to engage both sides towards finding a sustainable solution. In the remaining months, I am willing and committed to continuing my best efforts to fulfill the UN Secretary-General’s request.