Halkın Sağlığıyla Oynamaktan ve Kaos Yaratmaktan Vazgeçin!

UBP-HP hükümeti bakanlar kurulunun corona virüs tedbirleri kapsamında Türkiye dahil ülkemize giriş ve çıkışları durdurma kararı olmasına rağmen dün kamuoyuna açıklanmadan gizli gizli 1000 civarı kişinin ülkeye girişine izin vermesi bir kez daha göstermiştir ki hükümet siyasi ya da ticari dayatmalara boyun eğerek hareket etmekte, kendi aldığı kararlara dahi uymamakta, halkın sağlığını hiçe saymaktadır.

Sağlık bakanının açıklamasını başbakanının yalanladığı, hala daha seçimi sağlığın önüne koyan ve tutarsızlık ve çelişkilerle kriz yönettiğini sanmakta olan bu hükümet daha da güvensizlik ve kaos yaratmaktadır. Yeterli test yapmadan, sağlıkta yeterli ve gerekli organizasyonu sağlamadan açılımı başlatan,  en son okulların açılacağı kararını üreten hükümetin eğitim bakanı bu karardan hemen sonra  okulların 15 Mayıs`ta açılabileceği duyurusunu yapıyor, halkın tepkisi üzerine tabipler birliğiyle görüştükten sonra ise 2 hafta sonra  sağlıkçılar belirleyecek ifadesi kullanıyor. İki hafta geçmeden ise merkezi sınav tarihleri açıklıyor.

Sendikalarımızla istişare için defalarca çağrı yapmamıza ve bunun yasal zorunlulukları olduğunu hatırlatmamıza, geçen hafta daire müdürleriyle görüşmeye çağırdığında sağlık uzmanları, psikolog ve sosyologlarla birlikte geniş katılımlı bir toplantı yaparak birlikte öncelikli olarak okullarımızda sağlık koşullarını belirleyici kararlar üretmeyi, bir protokol imzalayarak çalışma takvimi oluşturmayı önermemize rağmen bakanlığın tek taraflı kararlarla, hiçbir sağlık tedbiri almadan idarecilerimizi okullara göreve çağırması, 19 Mayıs`ta kortej için öğretmenlere çağrı yapması, kolejler ve diğer merkezi sınavları yapacağını açıklaması ve yasal zorunluluğunu yerine getirmeyerek sendikalarımızı hiçe sayması ayrıca toplumda kaos ve endişe yaratması kabul edilebilir değildir. Bakanlığın topluma açıkladığı bu kararlardan sonra 11 Mayıs`ta sendikamızı istişareye çağırması ise oldukça manidardır ve ciddiyetten uzak izlenimi vermektedir.

                               Ben yaparım olur mantığıyla hareket eden ve yasa tüzük tanımayan Eğitim Bakanı Sayın Çavuşoğluna KTOEÖS olarak sormak isteriz;

1. Okullarımızla ilgili hazırlıkların tamam olduğunu açıklıyorsunuz, bu hazırlıklar nelerdir?
2. Bütçe ayırmadığınız sadece A4 kağıdı yardımı yaptığınız, temizlik malzemesi, sabun ihtiyaçlarını dahi kendi imkanlarıyla karşılayan okullarımıza virüse karşı etkili dezenfektan  ilaçlar, maske, ateş ölçer, koruyucu kıyafetler sağlayacak mısınız? Okulların temizliğinin ve hijyen koşullarının sağlanması için sürekli görev yapacak temizlik ekipleri sağlayacak mısınız? Bunun için her okula ayırdığınız bütçe ne kadardır?
3. Kalabalık sınıflar, patlama noktasına gelmiş okullarımızda sosyal mesafe nasıl korunacak?
4. Sosyal mesafe korunarak öğrenci taşımacılığı nasıl yapılacak?
5. Tüm öğrenci ve öğretmenlere test yapılmasını, yurt dışından gelecek  öğrencilerden sağlık raporu alındıktan sonra okullara kaydının yapılmasını sağlayacak mısınız?
6. Tüm okullarımızda öğrenci ve öğretmenlere psikolojik destek sağlayacak birimler oluşturuldu mu? Bunun için yeterli rehber öğretmen kadrosu alımı planlandı mı?
7. Salgına karşı uyulması gereken kurallarla ilgili hem öğrencilere hem velilere bilgilendirme eğitimleri verilecek mi?

İnsan sağlığı, halkın sağlığı her şeyden daha önemlidir.

Bu salgın döneminde eğitimde popülizm bir kenara bırakılmalı, eğitim paydaşları ve sağlık uzmanlarıyla birlikte yol haritası belirlenmelidir.

Siyasi kaygılarla ortaya konan yasa tanımaz tavır ve kararlar çocuklarımızı ve halkı felakete doğru sürüklemek demektir.

Derhal vazgeçilmelidir!

Selma EYLEM

Başkan

Yönetim Kurulu (a.)