Türkiye’de AKP Neo Liberal politikaları polis devleti baskısıyla uygulatmaktadır. Kıbrıs’ın Kuzeyinde AKP kuklası durumuna gelmiş UBP halkından aldığı desteği kaybetmesine rağmen halkına zulüm yapmaya devam etmektedir. Bu davranışıyla UBP hükümeti halkına ihanet etmektedir. Yargıyı, Sayıştaylığı, Meclisi kontrol altına alan polis devleti yapısı ile halkın tüm kazanımları peşkeş çekilirken halkı ise fakirliğe, işsizliğe itilmektedir. Protokol masaları dahi ortadan kaldırılmış, DPÖ sahtekârlıkları ile hayat pahalılığı eksi (-) çıkarılmaktadır. Mazota, benzine, elektriğe, temel gıda maddelerine % 100 zam yapılırken maaşlar ve haklar geriletilmiştir. İşsizlik % 30’lara dayanmış, alım gücü sıfırlanmıştır. Birkaç partizanca istihdam dışında gençler göç yollarına mahkûm edilmiştir. Sosyal güvenceler, kamusal hizmetler (eğitim, sağlık, belediye hizmetleri gibi) ya ortadan fiilen kaldırılmış, ya da hizmet kalitesi düşürülmüştür. Doktoru olmayan hastaneler, öğretmeni, hademesi, sekreteri, bütçesi olmayan okullarla halka hizmet veriliyormuş gibi yapılmaktadır. 1700 TL’ye Karpaz ve Lefke’ye çift kadro istihdam edilen bir öğretmen ayda 3850 km yol giderken yaklaşık 600 trafik kamerası geçmekte ve öğretmenlik yapmaya çalışmaktadır. Bir ay 22 iş günü üzerinden hesaplanan bu rakamlarla artık öğretmen açlık sınırının altına itilmiştir. Bir kalemde benzine, mazota, ekmeğe % 30 zam yapılarak çaresiz olan, geçinemeyen halkın nefes borusuna taş konulmaktan dahi çekinilmemektedir.
1974’ten sonra kurulan baskıcı rejim birkaç aristokrata, sermayedara yarayan bir yönetimine dönüşmüştür. Yağma, talan, torpil, rüşvet, fuhuş, uyuşturucu, kara para, kaçakçılık, hukuksal zemine oturtulmuş ama yönetim anlayışı hukuk dışında birkaç aileyi, aristokratı, sermayedarı besleyen, kollayan oligarşik bir yönetim anlayışına dönüştürülmüştür. Lale devrini aratmayacak şekilde zevki-sefa süren, ABD’ye 15 kişilik kafilelerle giden, mersedesler, BMW’leri devlet kasasından alıp makam aracı yapan villaları, bankalarda hesapları ile çağ atlayan bu oligarşik takım ekonomi uçuyor, güzel günler yakında diyerek halkına zam üstüne zam, zulüm üstüne zulüm yapmaktadır. Bu oligarşik takım halkına “Ekmek Bulamazsanız Pasta Yiyin” demektedir. Kralında dilencinin de aynı derecede acıktığını unutan 16. Luiyi Fransız halkı giyotine göndermiştir. Kıbrıs Türk Toplumu onursuz değildir. Bu teklifi sunan oligarşi takımına elbette hesabını soracaktır.
Tahir GÖKÇEBEL
Başkan
Yönetim Kurulu a.
