EĞİTİM BAKANLIĞINI UYARIYOR, GÖREVE DAVET EDİYORUZ !

0
1221

Eğitim Bakanlığı daha öncekileri hiç aratmayacak icraatlarına devam etmekte, çözmekle yükümlü olduğu sorunlar yokmuş gibi davranmakta, bazı haksızlıklara göz yummakta veya bir başka hatayla üstünü örtmeye çalışmakta, ya da sinerek hüllenin geçmesini beklemektedir.

Yaptığımız onlarca istişarede ortaya koyduğumuz sıkıntıların çözüleceği sözleri verilmekte ancak  bu sözler tutulmamakta ve zamana oynanmaktadır.

  1. Bir ortaokulumuzda yaşanan din dersi öğretmeniyle ilgili sıkıntılar sonucu KTÖS ve çocuğu bu sıkıntıları  yaşamış velilerden biriyle birlikte eylem yapmamıza ve bu konunun hem sosyal medyada hem de basında yer almasına rağmen, öğretmenden kaynaklanan sıkıntılar net bir şekilde ortada durmasına rağmen ve yapılan soruşturma raporları da bunu ortaya koymuş iken neden hala söz konusu din öğretmeni bu okulumuzda görev yapmaya devam etmektedir?  Görevden alınacağını defalarca ifade etmenize rağmen sayın bakan hala daha neyi beklemektesiniz? Zamana mı oynamaktasınız? Yoksa öğrencilerimizin, ailelerimizin dilekçeleri ile ortaya koydukları gerçekleri yok mu saymaktasınız?
  2. Kolej olan bir okulumuzda  8 saatlik beden eğitimi dersi öğretim yılı başından itibaren hala boş geçmektedir. Bu dersi hiç görmeyen kız öğrencilerimizin 1. Dönem karnelerinde beden eğitimi dersinden muaf oldukları yazmaktadır. Raporlu olmayan ve eksik öğretmenden kaynaklanan bu durumun karnelerde bu şekilde yazılması  yasal mıdır? Etik midir? Bu durum öğrencilerimizin yasal eğitim hakkından mahrum edilmesi değil midir? Bakanlığın öğrencilerimize eşit eğitim hakkı ve olanağı sağlamak yükümlülükleri arasında yer almıyor mu?
  3. Atamalarda da görevlendirmelerde de geçici öğretmen alımlarında da adam kayırmaya ya da kişiye özel uygulamalara defalarca istişareyle, bildiriyle ya da eylemle tepki gösterdik. Ancak  tüm bunlara rağmen göz göre göre bu tür uygulamalara  hala devam edilmektedir. Kadrolu öğretmenimiz mağdur edilerek merkezde bir okulumuza geçici alınan öğretmen ısrarla merkezdeki bir okulda tutulmaktadır. Bu kişiye özel bir uygulama değil midir?
  4. Okullarımızda yaşanan idarecilerle öğretmenler arasında veya öğretmenler arasında yaşanan sıkıntıları bakanlık soruşturma yapıp raporlamasına rağmen sonuca ulaştırıp gerekli cezai yaptırımı uygulamamaktadır. Örneğin yıllardır öğretmenlerine mobbing uygulayan veya hakaret eden bir idareci hiçbir ceza almadığından öğretmene hakaret etmeyi, küfür etmeyi, mobbing uygulamayı kendinde hak görmektedir. Bakanlık neden bu idareciye dokunmamakta, okulları despot bir anlayışla yöneten idarecilere neden göz yummaktadır?

Sendika olarak bakanlığı bir kez daha göreve davet eder yasalara, tüzüklere, Milli Eğitim Yasamızın laiklik ilkesine uygun icraatlar yapması gerektiğini hatırlatır, adam kayırma, kişiye özel uygulamalara son vermesi gerektiğinin altını çizer, bu icraatlara devam etmesi durumunda gerekli yasal haklarımızı kullanacağımızı bir kez daha ortaya koyarız.

 

                                                                         Selma EYLEM

Başkan

Yönetim Kurulu (a.)