14 Kasım 2024 Perşembe günü saat 11.30’da Eğitim Bakanlığı önünde eylemimiz gerçekleşti.
Sendikamız Yürütme Kurulu üyeleri ve bazı öğretmenlerimizin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz eylemimizde Başkanımız Selma Eylem ve Genel Sekreterimiz Tahir Gökçebel konuşma yaptı.
Sendika Başkanımız Selma Eylem konuşmasında, sınavlara birkaç gün kalmasına rağmen hala okullarda 40 öğretmen eksiği ve boş geçen ders saatler olduğunu belirtti. Eylem, bakanlığın bu soruna çözüm önerisinin bazı derslerde sınıf birleştirme olduğunu söyleyerek, “Bir derse üç farklı öğretmen giriyor. Bu pedagojinin neresinde?” diye sordu.
Okullarda devam eden inşaatlara da işaret eden Eylem, “inşaatlarda ve konteynerlerde” tam günü eğitim programı uygulanmasının kabul edilemez olduğunu, bu uygulama sonucunda öğrencilerin aç kaldığını ve güvenlik tehditlerinin oluştuğunu vurguladı.
Eylem: “Dayatmalara ve tehditlere boyun eğmeyeceğiz”
Öğretmenlerimize ve sendikamıza yapılan saldırıların devam ettiğini söyleyen Eylem, “Bütün bu dayatmalara, bütün bu tehditlere boyun eğmeyeceğiz.” diye konuştu.
Eylem, 2008 ve 2011 sonrası göreve başlayan öğretmenlerin mağduriyetlerinin yok sayılmaya devam edildiğini belirterek, bu öğretmenelerimizin özellikle emeklilik döneminde yaşayacakları sıkıntılara dikkat çekti.
Milli Eğitim Bakanının bu sorunlara gözlerini kapattığı belirten Eylem, bu anlayışı kabul etmeyeceğimizi vurgulayarak, istifa çağrısında bulundu.
Sendika Genel Sekreterimiz Tahir Gökçebel, Milli Eğitim Bakanının da ülkemizde yaygınlaştırılmak istenen kültürün bir parçası olduğunu vurguladı Gökçebel, “Birçok hukuksuzluk yapıp, icraatlarını kamuoyuyla paylaşmıyor ve yanlış bilgi veriyor” dedi.
Bakanlığın öğretmenlerimize saldırmayı sürdürdüğünü, öğretmen alımlarında ihtiyaçlı olanın değil torpilli olanın göreve alındığını vurgulayan Gökçebel, sendika yönetimimizi suçlayarak topluma algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi.
Yardımcı Kaynak: Kıbrıs Gerçek Haber
• Sınavlara birkaç gün kalmasına rağmen hala daha okullarımızda bulunan eksik kadrolar ve boş geçmekte olan yüzlerce ders saatini,
• Ağır aksak giden inşaatlar içerisinde ya da ihalesiz konteynerlarda tam gün denilen uydurma ucube program dayatmasını, bu dayatma sonucu artış gösteren akran zorbalığını, şiddeti, aç kalan öğrencileri, güvenlik tehditlerini,
• Öğretmene, sendikasına yapılan saldırı, tehdit ve baskıları,
• Eğitimi, çocuklarımızı gözden çıkarıp kaosa sokan, atanma bekleyen öğretmenlerimizi, 2008 ve 2011 sonrası göreve başlayan öğretmenlerimizin mağduriyetlerini yok sayan bu anlayışı kabul etmediğimizi, boyun eğmeyeceğimizi yineledik.
Demokratik, çağdaş, toplum için nitelikli, bilimsel laik eğitim için,
Saygın, aydın, özgür öğretmen için,
İnsanca bir geçim ve yaşam için,
Direnmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.
Görmek istemeyen Eğitim Bakanlığını ve hükümeti bir kez daha Uyarıyoruz!