Eğitim Bakanı Mecliste yaptığı konuşmada ‘sahte diploma’ konusunun doğru bir tartışma olmadığını, ‘geçersiz diploma’ tanımlamasının daha doğru olduğunu söylüyor.
Hiç ders almadan, hiç sınava girmeden üniversitenin kapısından dahi girmeden diploma alan ve bunu kullanarak kazanım elde eden sahtekârdır Sayın Bakan, yaptığı da sahtekârlıktır, suçtur, diploması da sahtedir. Siz geçerli saysanız da, ya da YÖDAK (sahte diplomalı başkanı olan kurum da) geçerli dese de bunlar sahtedir. Her yıl Bakanlar Kurulu kararıyla Sınıf Geçme Sınav Tüzüğünü yılsonunda değiştirmenizde olduğu kadar sahtedir!
Bunu neden aklamaya, çalışıyorsunuz?
Bu konuyu kapatmaya, üstünü örtmeye mi çalışıyorsunuz?
Manipülasyon yerine doğrudan sizinle ilgili ve sizin sorumluluğunuzda olan bu sahte düzenle ilgili konuları açıklayın, hesap verin Sayın Bakan;
- Kaç üniversiteye ön izin, öğretimine başlama izni verdiniz? Bunların kaçı sadece ön izinle faaliyete geçti?
- İnsan kaçakçılığıyla anılan kaç okula!!! kurs açma izni verdiniz?
- Kaç üniversitede, kaç öğrencinin sadece kaydı var?
- Bunların kaçı sahte diploma düzenledi?
- Bu diplomaları kimler aldı? Karşılığında ne verdi ya da karşılığında kim ne aldı?
- Bakanlığınız hangi öğrenciye hangi bursu verdi? Hak etmeden burs alan var mı?
Burs sistemi YÖBİS kimin denetiminde?
Diploması hangi üniversiteden?
Bu arada Kıbrıs’taki üniversitelerin denetimini yıllardır tartışılan YÖK’e mi havale ettiniz?!
Sahte diploma meselesi sorumluluğu öncelikle Eğitim Bakanlığı ve sonra da UBP-DP-YDP hükümetindedir.
Bu pisliği, çürümüşlüğü diğer konularda olduğu gibi aklamaya çalışan bakanın gelinen bu noktada orda oturması etik değildir, derhal istifa etmelidir.
Tüm sahtekarlar, sahtekarlıkla kazanım elde edenler, bu sahtekarlıklara yardım ve yataklık edenler, bundan nemalananlar, üstünü örtmeye çalışanlar da hesap vermelidir, adının önünde Prof. unvanı olan ya da olmayan üçlü kararnameyle atananlar ve hatta siyasiler de dahil. Ama en başta siz hesap vermelisiniz, HATIRLATIRIZ!
Selma EYLEM
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)
