Demokratik bir toplumda ifade özgürlüğünün kısıtlanması, baskıcı denetime tabi tutulması veya sansürlenmesi kabul edilebilir değildir. Siyasiler başta olmak üzere, kamusal figürler, devletin kurum ve kuruluşları; siyasi eleştiri ve sorgulamaya doğal olarak daha çok açık olmalıdır. Bu doğrultuda rahatsız edici, iğrendirici, hoş olmayan, şoka uğratacak ifadelerin dahi korunması, insan hakları bakımından gerekli ve demokratik değerler açısından kilit öneme sahiptir.
Hepimiz de bildiği gibi Basın-Sen Başkanı gazeteci Ali Kişmir aleyhine, “Askeri Suç ve Cezalar Yasası” kapsamında soruşturma açılmış ve yargılanma süreci başlatılmıştır. Ali Kişmir’in yargılandığı dava maalesef Kıbrıs’ın kuzeyinde giderek büyüyen ifade özgürlüğü hakkına tehdit oluşturan davaların bir örneğidir.
Bildiğimiz gibi Ali Kişmir 3 yıl önce Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolünde ve işletmesinde olan, sivillere kapalı “Beyaz Ev” isimli bir restoranda Türkiye Cumhuriyeti’nin elçisi Ali Murat Başçeri’nin seçimlere müdahale edilmesi çerçevesinde Ulusal Birlik Partisi’nden bazı milletvekilleriyle yaptığı toplantıdan dolayı bir yazı kaleme almıştı, davaya konu olan da bu yazıydı…
Ali Kişmir’in davası 6 Ekim Cuma günü görüşülmeye başlanacak…
Bu Memleket Bizim Platformu, Ali Kişmir’in yargılanmasını protesto etmek ve demokrasinin temeli olan ifade özgürlüğünü savunmak amacıyla mahkemeler önünde gerçekleşecek “İfade Özgürlüğü Nöbeti” eylemine destek verir ve tüm halkı katılmaya çağırır…
5 Ekim Perşembe saat 20:00’de başlayacak olan nöbeti, davanın görüşülmeye başlanacağı 6 Ekim Cuma sabahına kadar sürecek. Gazeteci örgütlerinin açılış konuşmaları ile başlayacak olan ve sanatçıların katılımıyla gece boyunca özgürlük şiirleri ve şarkıları eşliğinde devam edecek olan eyleme tüm halkımızı davet ederiz…
BU MEMLEKET BİZİM PLATFORMU