Avrupa Parlamentosu milletvekili adayı Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek 8 Mart 2019 Cuma günü sendikamızı ziyaret etti. Görüşmede Genel Sekreterimiz Aziz Selengin ve Örgütlenme Sekreterimiz Ahmet Karaoğulları yer aldı.
Selengin, Kıbrıs sorununun varlığının tüm Kıbrıslıların acı çekmesinin temel nedeni olduğunu, dünyanın çok güzel bir coğrafyasında varlık içinde yokluk, güzellikler içinde acı, kan ve gözyaşı, eşitsizlik, adaletsizlik ve hukuksuzluğun yaşanması Kıbrıs sorununun varlığından kaynaklandığını belirtti.
Adamızda kalıcı çözümünü getirecek olumlu adımları desteklediklerini söyleyen Selengin, bu anlamda Kızılyürek’in sürdürmekte olduğu Birleşik Federal Kıbrıs mücadelesini en içten duygularla selamladığını söyledi ve kendisine mücadelesinde başarılar diledi.
Ziyarette KTOEÖS Genel Sekreterimiz Aziz Selengin’in konuşmasının tam metni:
Kıbrıs sorununun varlığı tüm Kıbrıslıların acı çekmesinin temel nedenidir. Dünyanın çok güzel bir coğrafyasında varlık içinde yokluk, güzellikler içinde acı, kan ve gözyaşı, eşitsizlik, adaletsizlik ve hukuksuzluğun yaşanması Kıbrıs sorununun varlığından kaynaklanmaktadır.
Yıllardır sürdürülen görüşmeler, toplumlararası müzakereler, Annan Planı, Crans Montana zirvesi gibi Kıbrıs Sorununun çözümüne yönelik önemli adımlar halen sonuç vermemiştir.
Sendikamız adamızın yeniden birleşmesi ve barış için iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı Federasyonun tek geçerli çözüm olduğu yönünde ısrarlıdır ve bu yönde mücadele etmektedir. Adamızın yeniden birleşmesi ve barışçıl geleceği risk altındadır. Kıbrıs’taki Münhasır Ekonomik Bölge ve hidrokarbonlar konusundaki rekabet, şiddetli çatışmalara yol açabilecek gerilimlerin artması yönünde ciddi tehlike vardır. Zaman, her iki toplumun çıkarları aleyhine tükenmektedir.
Bir taraftan ucu açık müzakereler sürerken Kıbrıs Türk Halkı hayat pahalılığı, TC tarafından dayatılan paketler, zamlar ve döviz karşısında TL’nin değer kaybetmesiyle yaşam ve var olma mücadelesi vermektedir. Halkın alım gücü gerilemekte, asgari ücretli ve göç yasası çalışanları açlık sınırı altında yaşamaya mahkûm edilmektedir. Toplum her geçen gün fakirleşmekte, gelir dağılımındaki eşitsizlik artarak sosyal adaletin ortadan kalkmasına ve orta sınıfın yok olmasına seyirci kalınmaktadır. Kıbrıs Türk toplumu çaresizliğe mahkûm edilmekte, kendi kurumlarını yönetmesine izin verilmemektedir. Uygulanan paketlerle üretimden koparılmış, tüketim ekonomisi yaratılmış, özelleştirmelerle Kıbrıs Türk toplumunun kurumlarına el konulmuştur. Kıbrıs Türk Toplumunun kimliğine, kültürüne, inancına yönelik saldırılar her geçen gün artmakta, eğitim alanında ise laik, bilimsel, nitelikli, kamusal eğitim tehlike altındadır.
Diğer yandan ise Kıbrıs Cumhuriyeti Kurum ve Kuruluşları Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından gasp edilmiş, Kıbrıs Türk toplumu ise AB hukuku ve müktesebatı dışında bırakılarak izole edilerek, adaletsizlikler, hukuksuzluklar karşısında kaderine terk edilmiştir. Avrupa Birliği ve uluslar arası camia ise bu duruma sessiz kalmıştır.
Adamızda kalıcı çözümünü getirecek olumlu adımları desteklediğimizi belirtir, bu anlamda sizlerin sürdürmekte olduğunuz Birleşik Federal Kıbrıs mücadelenizi en içten duygularımızla selamlar, sendikamızı ziyaret ettiğiniz için teşekkür ederiz. Mücadelenizde sizlere başarılar dileriz.
