Sendikal Platform’dan İçişleri Bakanlığına Eylem: “KIBRISLI TÜRKLER AZINLIK DURUMUNA DÜŞMEKLE KARŞI KARŞIYA GELMİŞTİR”

0
191

Sendikal Platform olarak 30 Ekim 2018 Salı günü İçişleri Bakanlığı önünde ülkeye kontrolsüz girişlerin önlenmesi ve Muhaceret ve Yurttaşlık Yasalarının yeniden düzenlenmesi talebiyle eylem gerçekleştirdik. Eylemde Platform adına hazırlanan ortak açıklama okundu.

Açıklamanın okunmasına geçilmeden önce KTOEÖS Başkanımız Selma Eylem yaptığı konuşmada, İçişleri Bakanlığı’nın önünde toplanmalarının nedenini, “Kıbrıs’ın kuzeyine sistematik bir şekilde nüfus taşınması, bunun neticesinde demografik yapının bozulması ve suç olaylarının artması” olarak açıkladı.

Eylem, bugün taciz, tecavüz ve şiddet olaylarında ciddi artışlar yaşanmakta olduğunu kaydetti.

KTAMS Başkanı Güven Bengihan tarafından okunan basın açıklamasında “Kuzeyde yıllarca egemen olan zihniyet kendi statükosunu sürdürebilmek adına Türkiye’deki iktidarların da desteği ile Kıbrıslı Türkleri yok olma noktasına getirmiştir” denildi.

Bir taraftan Kıbrıslı Türklerin ülkeden göç etmesi, diğer taraftan da “Türkiye’den sistematik olarak nüfus taşınmasından” dolayı taşınan nüfusun bugün “yerli nüfusu geçtiği” kaydedilen açıklamada, “Kıbrıslı Türkler kendi ülkelerinde azınlık durumuna düşmekle karşı karşıya gelmiştir” denildi.

Demografik yapının değişmesiyle, çalışma ve sosyal yaşamın da değiştiği kaydedilen açıklamada, suç olaylarının artmakta olduğuna işaret edilerek, Kıbrıs’ın kuzeyinin, “İnterpol (uluslararası polis örgütü) tarafından aranan suçluların serbest yaşayabildiği, suç olaylarının gazete sayfalarına sığdırılamadığı, halkının kendisini güvende hissedemediği” bir ülke haline geldiği belirtildi.

“Ülkede uzun süre egemen olan zihniyetin” vatandaşlık politikasının, ülkenin “nüfus yapısını değiştirmeye” yönelik olduğu belirtilen açıklamada, “Bu zihniyet vatandaşlık gibi ciddi bir olguyu kendi iktidarlarını devam ettirmek uğruna her seçim dönemi pervasızca kullanmıştır. O kadar ileri gidilmiştir ki turist vizesi ile gelip birkaç hafta adada kalan insanlara vatandaşlık verilmiştir” denildi.

Nüfus, vatandaşlık ve muhaceretle ilgili yasaların Türkiye’de hükümette olan Adalet ve Kalkınma Partisi destekli olduğu belirtildi ve bahse konu yasaların değiştirilmesi çağrısında bulunuldu.

ORTAK BASIN AÇIKLAMASI TAM METNİ

1974’de adamızın bölünmesiyle kuzey’de yıllarca egemen olan zihniyet  kendi statükosunu sürdürebilmek adına Türkiye’deki iktidarların da desteği ile  Kıbrıslı Türkleri yok olma noktasına getirmiştir.

Gelen Türk-Giden Türk anlayışı Kıbrıslı Türklerin adadan göç etmesine yol açarken diğer yandan da Türkiye’den sistematik olarak nüfus taşınmasının önünü açarak  yıllar içerisinde adaya taşınan nüfus yerli nüfusu geçmiş, Kıbrıslı Türkler kendi  ülkesinde azınlık durumuna düşmekle karşı karşıya getirilmiştir.

Kontrol edilmeyen nüfus akışından dolayı çalışma yaşamı, sosyal yaşam olumsuz etkilenmekte, suç işlemek maksadıyla adamıza gelenlerle kriminal olaylar artmaktadır.. Ülkemiz İnterpolün arananlar listesinde olan azılı katillerin dahi rahatça girip yıllarca yaşayabildiği bir yer haline gelmiş,  kadınlarımız, çocuklarımız kendi sokağında dahi rahatça dolaşamaz olmuştur.  Gazetelerimizin sayfaları hırsızlık, uyuşturucu, yaralama hatta insan öldürme haberlerine yetmez olmuştur. Halkımızın ekonomik krizin yarattığı sorunlarla boğuşurken  bir de evinde, sokağında, işyerinde kendini güvende hissetmemesi  ruh sağlığının bozulmasına neden olmakta, bu durum   çok şiddetli toplumsal travmalara zemin hazırlamaktadır.

Ülkemizde uzun süre egemen olan zihniyetin nüfus politikasına paralel  olarak  izlediği vatandaşlık   politikası da  ülkemizin nüfus yapısını değiştirmeye yönelik olmuştur.  Bu zihniyet vatandaşlık gibi ciddi bir olguyu kendi iktidarlarını devam ettirmek uğruna her seçim dönemi pervasızca kullanmıştır. O kadar ileriye gitmişlerdir ki turist vizesi ile gelip birkaç hafta  adada kalan insanlara vatandaşlık verilmiştir.

Kıbrıslı Türklerin iradesini hiçe sayan ve günden güne yok oluşuna neden olan AKP destekli nüfus ve vatandaşlık yasalarının derhal yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.  1949 Cenevre Sözleşmelerine aykırı uygulamalarla ülkenin demokrafik yapısı değiştirmek savaş suçudur.

Dörtlü Koalisyon Hükümetini oluşturan partilerin seçimlerden önce halka verilmiş sözleri vardır. Bu nedenle hükümetten beklentimiz;  ülkeye kontrolsüz girişlerin önlemesi için Muhaceret Yasasının ve istismara açık olan mevcut Yurttaşlık  Yasasının derhal değiştirilmesidir.