Son dönemlerde sürekli olarak elektriğe, akaryakıta, gaza ve diğer tüketim maddelerine yapılan ZAMLARLA halkımızın alım gücü neredeyse % 40 oranında gerilemiştir.
Özellikle özel sektörde sendikasız olarak günde 10-12 saat asgari ücretin altında çalıştırılan işçiler açlık sınırının altında kalarak açlığa mahkum edilmiştir.
Hükümet edenler, Dövizin yükseldiğini yani TL’nin Döviz karşısında sürekli olarak değer kaybettiği gerekçesinin arkasına saklanarak sürekli zam yapmaktadır.
Yapılan zamlarla halkın insanca yaşaması ciddi şekilde zora sokulmuştur.
Başbakanın başkanlığında bütün bakanların katılımıyla kamuoyuna yaptığı açıklamalar sonrası toplum daha fazla ümitsizliğe kapılmıştır. Bu yönde ekonomik tedbir adı altında yapılan açıklamalar halka yönelik olmamış ve halkın beklentilerine cevap vermemiştir.
Toplumun beklentisi:
- Asgari ücretin insanca yaşanır bir noktada olması için artırılması ve stabıl bir para birimine endekslenmesi
- Temel tüketim maddelerinden alınan KDV’nin kaldırılması
- Vergi adaletinin sağlanması ve az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınması, sermaye sahiplerine verilen vergi muafiyeti ayrıcalıklarının kaldırılması
- Örtülü ödeneklerin kaldırılması
- Mecliste temsil edilen siyasi partilerin devlet yardımlarının kaldırılması
- Vergi kaçırma ve kara para aklamalarının önlenmesi
- Stabıl para birimine geçilmesi
- Hayat Pahalılığı Ödeneğinin geçmişte olduğu gibi her iki ayda bir uygulanması
- Ülkeye giren nüfusun kontrol altına alınması ve Muhaceret Yasasının düzenlenerek vatandaşlık dağıtılmasının önlenmesi
- KIBTEK’ten emekli olanların maaşlarının Maliye Bakanlığı’nca üstlenilmesi
Bununla birlikte elektirikte zam nedenlerinin başında maliyet hesaplamalarında personel giderlerinin de üzerinde 7.5 kuruşla birinci sırada olan AKSA ile kurum arasında yapılan alım garantili sözleşme gelmektedir.
Bu nedenle birinci derecede yapılması gereken AKSA ile yapılan alım garantili sözleşme derhal İPTAL edilmelidir.
Ayrıca enerjinin üzerindeki KDV’nin kaldırılması ile enerjiye yapılan ZAMLAR geri alınabilir.
Bu uygulamaların bir diğer sebebi ise Kıb-Tek’in özelleştirilmesi için zemin hazırlamaktır.
Ancak bilinmelidir ki Sendikal Platform, bu ülkenin kurumları olan KIB-TEK, Telefon Dairesi, Süt Kurumu, Koop-Süt gibi kurumlarına sahip çıkmaya devam edecektir ve özelleştirilmelerine asla izin vermeyecektir.
SENDİKAL PLATFORM