Yeni Eğitim Yılımız Hayırlı Olsun!

0
113

Sevgili Öğretmenlerimiz ve Eğitim Çalışanlarımız,

 

       Yönetim Kurulu olarak yeni bir eğitim yılının öğrencilerimize, siz öğretmenlerimize, velilerimize hayırlı olmasını, verimli ve başarılı geçmesini diler, siyasi mental anlayışın ise bu dönemde bir an önce değişmesini umudumuzu yineleriz.  

       Yüzlerce yıllık kazanılan hakların kar amacını güden yeni liberal politikalarla ortadan kaldırıldığı,sosyal devletin bitirildiği, kamusal hizmetlerin niteliksizleştirilip yüksek fiyatla satılan piyasa malına çevrildiği, devletin polis devletine ve  baskıcı devlete dönüştüğü, sendikaların, örgütlü yaşamın dağıtılmaya çalışıldığı çok zor bir süreçten geçiyoruz. 

       Yaz döneminde defalarca görüşüp teyit ettirdiğimiz eksik kadroları, doğru münhal kadroları bir türlü açılmamış, okulların eksiklikleri giderilmemiştir. Birlikte yapılan nakil ve görevlendirmelerin arkasından adaletsizce, bazı görevlendirmeleri görüşmelerimize, yazılı uyarılarımıza, eylemsel tavırlarımıza rağmen Eğitim Bakanlığı yapmıştır. Sendikamızın ancak yoğun çalışmaları ve ısrarlı talepleri sonucu her yıl Temmuz ayında tamamlanması gereken öğretmen nakilleri okulların açılmasına sadece günler kala Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından resmen açıklamıştır. Bir taraftan kurultay kavgaları, diğer taraftan Hükümet değişimi ve neticesinde Eğitim Bakanının devamlı değiştirilmesi, seçim yasakları derken eğitim devlet yetkililerinin önceliği olmaktan çıkartılmıştır. Fakat bizler öğretmen olarak her zaman eğitimin bir toplumum geleceğini belirlemede önemli olduğunu ve hiçbir siyasi sorunun eğitimdeki sorunlardan daha önemli olmadığı vurgulamakta, bir nesili yok etmenin hiçbir devletin hakkı olmadığını herzaman vurgulamakta ve bu yolda mücadelemizi sürdürmekteyiz. 

      Toplumun genelinde yaşanan sorunların eğitim alanında da yaşatılmaya çalışılmasını yakından biliyor ve hissediyoruz. Eğitim bakanlığı yapması gereken, eğitimde çözmesi gereken onca sorun varken, eğitimde daha da kaos yaratan talimatlar vermekte, bu ise öğretmeni hayal kırıklığına ve motivasyon eksikliğine itmektedir. Öğretmenlik mesleğinin statüsü düşürülmüştür. Yeni mesleğe başlayan öğretmenlerimiz geçinememektedir. Öğretmenler hiç desteklenmeden sorunlar içerisinde bırakılmaktadır. Her yıl var olan sorunları artmaktadır.Eğitimi siyasiler belirlemektedir. Eğitim bilimsellikten uzaklaştırılmıştır. Öğretmenlik mesleğine saygısızlık yapılmakta, meslek  saygınlığının düşürülmesine yönelik Bakanlar Kurulu kararları ile eğitim yönetilmeye çalışılmaktadır. Geleceğimiz olan çocuklarımız rüşvete alıştırılmaktadır. 

        Devlet Okulları ihmal edilmiş, yokluklar içerisine itilmiştir. Eğitim Bakanlığı adaletsizlikler yuvası, partizanlık bakanlığı haline getirilmiş, TC Elçiliği Eğitim Müşavirlerinin işgaline bırakılmıştır. Eğitim felsefesi ilahiyat anlayışı gibi misyonerlik faaliyetleri içerisine sokulmuştur..Devlete bağlı hiç bir okulumuza bir kuruş bütçe ayrılmamaktadır. Kamuya atanan birçok öğretmen asgari ücrete yakın bir maaşla, haftada 1000 km yol, 100 den fazla trafik kamerası geçerek yolluğu ve lojmanı olmadan  devlet okuluna gidip görev yapmaktadır.  Okullarda kırılan camı değiştirmek, temizlik malzemesi almak, telefon ücretini bile ödemek tamamen Okul İdareleri ve Okul aile birliklerinin asli görevi durumuna gelmiştir. Maç yapacağı otobüsü, çalışma yapacağı salonu okullar kendi olanakları ile kiralamaktadır.

       Tüm olumsuzluklara rağmen bugün Devlet Okullarında özveri ile çalışan Okul Müdürü, Muavini, Şefi, Öğretmenler, Okul Aile Birlikleri ve Öğrenciler, hademeler, sekreterler  el ele mücadele etmek zorundadır..Yokluklar içerisinde mücadele ederek eğitimde, toplumsal gelişmede başarılı olmak zorundayız. 

 

Örgütlü Olmak, Dik Durmak  ve Kararlılıkla Mücadele Etmek ZORUNDAYIZ.

   

        Devletin, Eğitim Bakanlığının yetersiz katkılarına karşın , Devlet Okullarına ilgisizliğe rağmen başarıya imza atarak , kamusal eğitimi piyasa malı yapmak isteyenlere en büyük cevabı vererek okullarımıza sahip çıkan, emeğini esirgemeyen tüm Müdür, Muavin, Şef, Öğretmen ve Velilerimize şimdiden teşekkür ederiz. Eğitimde fırsat eşitliğini, kamusal eğitimi yok etmek isteyenlere, devlet okulları yerine paralı okullara yardım yapan hükümetlere, okullara öğretmen vermeyip öğretmenden tasarruf yaptım diyenlere , öğretmenlik mesleğinin statüsünü düşürenlere verilecek en büyük cevap BAŞARIDIR. Devlet Okullarına sahip çıkmak geleceğimize sahip çıkmaktır. 

        KTOEÖS’e bağlı tüm öğretmenlerimizle devlet okullarında herkese fırsat eşitliği tanınması için,  parasız, bilimsel, demokratik, çağdaş, laik eğitime, geleceğimize, haklarımıza daha daha güçlü  sahip çıkmak için mücadelemize bu dönem de devam edeceğiz.

Hakları budayan ve faşistce TOMA alarak hak budamaya devam edeceği sinyalini veren ve bu nedenle de kendini halkından koruma anlayışı taşıyan Hükümete karşı aldığımız kararların temel amacı budur;

 

1.Siyasi rüşvet olarak verilen, bilimsel hiçbir kaygı taşımayan ve sistemdeki yüzlerce sorunu  kalıcılaştıran ve her yıl gelenekselleşen  EK Bütünleme Sınavları yapılmayacak, bu konuyla ilgili görev alınmayacaktır.

2.Plansızlık, işbilmezlik ve en önemlisi öğretmenden tasaruf gerekçesiyle okullarımızın küçültülmesi, kapatılması kabul edilmeyecektir.  

3.Öğretmen hakları budanmaya devam ederken maaş garantisi, iş garantisini de ortadan kaldıran, öğretmeni siyasilere kul yapan partizan Geçici Öğretmen alımı kabul edilmeyecektir. Okullarda hademe, sekreter eksiklikleri dururken eğitim bakanlığı eğitimi yönetemeyecek sorunlarla boğuşurken, kadroları eksik görev yapamaz duruma gelmişken gereksiz geçici ve görevlendirmeler torpile göre atanmaktadır. Eğitim bakanlığı en çok geçici istihdam yapan torpilli partililerin bürosuna dönüşmüştür.

4.Sıfır okul bütçesi uygulaması kabul edilmeyecektir. Okul alt yapıları dökülmekte, malzeme eksiklikleri giderilmemekte, bir kuruşa muhtaç bırakılmakta ama şov uğruna kulüplere, açılış, yemeklere  müthiş paralar atılmaktadır. TC Eğitim bakanlığının ziyaret masrafları eğitim bütçesinden karşılanmaktadır

5.Öğretmen Statüsünü Layık Olduğu yere Getirmek için Çalışacağız. Sosyal Güve(siz)nlik Yasası,   Maaş Barem Yasası gibi öğretmenlik mesleğini geriye götüren, yıllardır tek kuruş artış verilmeyerek ekonomik tedbir diye yutturulmaya çalışılan anlayış asla  kabul edilmeyecektir. Hedef itaatkar,kul, köle, örgütsüz, ekonomik sıkıntıları olan yeni öğretmen profili yaratmaktır.

6.Öğretmenin Hakkı Alınamaz. Öğretmenlerin hazırlık ödeneceğinin zamanında ödenmemesi gibi yasa ve tüzüklerden doğan haklarının sulandırılması kabul edilmeyecektir.        

7.Eğitimdeki Plansızlık Devam edemez. Sayılabilecek yüzlerce sorun dururken, yok tam gün, yok ilahiyat alanı açılması gibi gündemlerin yaratılması öğretmene, duruşuna, aydın kişiliğine, özlük haklarına, özgürlüğüne , sendikasına ciddi ve planlı saldırı demektir. Bu politikaların mimarları şimdi de Kıbrıslı Türklerin kültürel benliklerini daha da yok edecek daha çok Sünnileştirme projesini uygulamak için harekete geçtiler.Paravan olarak da tek derdi koltuk olan, gece gündüz seçim yatırımı için uğraşan Eğitim Bakanlığı kullanılmaktadır.

8.Laik ve Bilimsel Eğitimden Vazgeçilemez.  Ülkemizdeki nüfus politikasının  yanlışlığı ortadayken ithal müftü talep var demekte ama niye bizim yüzlerce işsiz öğretmenimiz dururken , bunların içerisinde ilahiyat mezunu da varken 150 den fazla TC vatandaşı öğretmen istihdam edildiğini söylemiyor. Kıbrıs Türk toplumunu asimilasyon politikaları kurbanı yapmak isteyenler iyi bilmeli ki bu toplum kendi çağdaş yapısı içinde dinini da, dilini da, kültürünü da canı pahasına olsa da korumayı başarmıştır. Bu gün oluşturulan Kıbrıs Türk Toplumunun uzlaşısı sayılan anayasasında, hiçbir zümreye ayrıcalık tanımayan 18 yaşına kadar eşit, bilimsel, çağdaş, laik bir eğitimin her KKTC yurttaşına verileceği yazılıdır.Milli eğitim yasasında eğitimin amacının Atatürk ilkelerine bağlı, bilimsel, çağdaş, laik olduğu madde, madde belirtilmiştir.Yasalarımıza da aykırı olarak 18 yaşın altında olan çocuklarımıza talep de olsa her eğitim verilebilir mi? Talep öne sürülecekse zorunlu Sünni mezhebi propagandası yapan din dersinin kaldırılması talebi olan çocuk ve ailelerin talebi de yerine getirilecek mi?

 

Tahir Gökçebel

Başkan

Yönetim Kurulu(a.)