Yıllardır yasa yapan, kural koyan, ve yöneten ülkemiz siyaseti kamu yönetiminde oluşan sıkıntıların birincil derecede sorumlusudur. Popülizm, sorun çözmekten uzak yavaş çalışan bir bürokrasi, siyasi atamalarla oluşturulmuş liyakat tan uzak idare, eşit ve adil olmayan yönetim anlayışı gibi sıkıntıların oluşturduğu bu düzene bugünlerde yine gündeme getirilen kamu reformu yasasıyla çözüm üretilmemekte, suçlu olan siyaset kurumu yerine kamu görevlileri yine tek suçlu olarak gösterilerek hedef haline getirilmektedir. Anayasaya aykırı, çalışanlar arasında eşitsizlik yaratan adaletsiz göç yasasının kaldırılması için beyanatlar veren siyasiler, bu sözlerini unutup, halkı aptal yerine koyup dalga geçercesine kamu reformu yasasıyla göç yasasını da kalıcı hale getirmeye çalışmaktadırlar. Ayni işi yapan çalışanların eşit haklara sahip olması gerekirken göç yasasıyla yaratılan bu adaletsizlik kabul edilemezdir.
Ülkemizin toprağı dağları, denizleri, kıyıları sermayeye peşkeş çekilip bunlara teşvik ve muafiyet olanağı sağlanırken TL’nin döviz karşısında değer kaybetmesiyle alım gücü gerileyen halkın, yaptıkları zamlarla, dondurulan HP ile, yeterince artırılmayan asgari ücretle insanca yaşam hakkı elinden alınmakta, Göç yasası, Kamu Reformu yasası gibi yasalarla, zenginle yoksul arasındaki uçurumun daha da derinleşmesi sağlanmaktadır comprar kaletra. TC ile imzalanan protokollerle kamusal alanlara, sendikalara, haklara saldırılmaktadır.
Görüşme yaptığımız tüm partilerle olan temaslarımızda defalarca tekrarlamamıza rağmen, her partinin adaletsiz olduğunu, parti programlarında kaldırılması gerektiğini belirttikleri GÖÇ YASASI için somut adım atılmazken, imzalamaya çalıştıkları yeni protokollerle, geçirdikleri yeni yasalarla hak budama yolunu seçen, kamusal hizmetleri tamamen piyasa malına çevirirken, peşkeş çekerken, kamu görevi yapan insanları suçlu göstermeye çalışan, zamlarla orta sınıfı yok eden bu anlayışa cevap vereceğiz.
16 NİSAN’DA YİNE SOKAKTA OLACAĞIZ!
Selma EYLEM
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)