1 – 15 Ocak 2016 Sayı 71

0
119

Bu Oyuna Son Verilmelidir

demokrasinin Resmi

SORUMLULARA Hatırlatmak Gerekir.

AKP yeni şantaj politikasına yeni paketlere ve ekonomik, kültürel istilasına Kıbrıs Türk Toplumu adına hükümet olanlar cevap verebilirler:

  • Nüfus politikaları yeniden gözden geçirilebilir.
  • Gazinolar, gece külüpleri, betting ofisler, off-shore bankalar kapatılabilir.
  • Merkez bankası müdürü, GKK komutanı, sivil savunma teşkilat başkanı v.s görevden alınabilir.
  • TC yardım heyeti, koordinasyon kurulu, elçiliğin bakanlık müşavirleri, yasadışı ideolojik misyoner faaliyeti gösteren vakıf, dernek v.s kapatılabilir.
  • Peşkeş çekilen havaalanı, DAÜ okulu, üniversitelerin ve tüm araziler, Turkcell, Telsim antlaşmaları iptal edilebilir.
  • TC eğitim sistemi takip edilmekten vazgeçilerek ülke üretimine yönelik laik, bilimsel, demokratik, kamusal bir eğitime geçilerek TED, doğa, ilahiyat gibi okullar kapatılabilir. Dinselleştiren misyoner müfredatlar kaldırılabilir, TC’den görevli öğretmenler geri gönderilebilir.
  • Üretimi koruma için TC’den gelen mallar gümrüklenebilir, KDV’leri sıfır olanlar yeniden vergilendirilebilir, verdi ödemeyen zarar gösterenlerin izinleri iptal edilerek kapatılabilir.
  • Müşavirlik sistemi, ötürü ödenekler, gizli bütçeler, avantaj bakanlar kurulu kararları, her şehire saçma ateşelikler, vergi adaletsizliği, kayıt dışı görünen (% 65) sahtekarlar v.s düzeltilebilir.

Kıbrıs Türk Toplumunun kendi kendini yönetme talebini algılamayanlar su sorunu, 13. maaş sorununu, paketleri bahane ederek niyetleri gizlemektedir.

AKP ve CTP-UBP hükümetleri asimile edilmeye çalışılan, siyasi, ekonomik, kültürel ablubakaya alınmış olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin siyasi ortağı olan bir toplumu bitirmek için antlaşmış görünmektedir. Ölümü gösterip sıtmaya razı olmaya halkı ikna etmeye çalışmaktadır. Kıbrıs Türk Toplumunun gerçek talebini ortaya koyamayan anlayış vesayetten bahsetmektedir. Doğru politikalarla ancak doğru yere varılır. Sine-i Millete dönmek de bir erdemdir. Çaresizce kabulleniş hükümetçilik oynayarak yaratılan rejimi saklamak, diyetini halka ödeterek koltuklarda oturmaya devam etmek KAVANOZ DEMOKRASİSİNİ devam ettirmek demektir. AKP, CTP-UBP ve sırada hükümet olmayı bekleyen yaratılan kavanoz demokrasisinde yaşatmak için binbir alicengiz oyununa başvurmayan başlamıştır. Kıbrısın kuzeyini yağmalayan TC hükümetleri ve işbirlikçi hükümetler bunun diyetini ödemelidir. Kıbrısın kuzeyi yağmalanırken, burada yaşayan halkı da daha fazla aşağılamaya, rencide etmeye kimsenin hakkı yoktur.

Kimse gerçeklerden uzak Kıbrıs Türk Toplumu üzerinden oyun oynamamalıdır.

4 Ocak 2016 tarihinde yayınlanan basın bildirimizin tam metni web sitemizde

Yaratılan Rant Rejimi Sorumluları Hesap Vermelidir

sayistay-raporlari-yolsuzluk

Uzun süredir AKP politikaları ile uyumlu çalışan hükümetlerin ekonomik sonuçları ortadadır ve halkımıza diyet ödetilmektedir. CTP-UBP hükümeti de diğer hükümetler gibi davranmakta ve sus-pus olmuş durumdadır veya ne söylediği anlaşılmamaktadır.

AKP’nin Kuzey Kıbrıs’a yönelik paketlerle ekonomik ve kültürel dayatmaları karşısında Kıbrıslı Türk toplumu adına hükümette olan CTP-UBP hükümetini iki yüzlü politikalardan vazgeçmeli ve cevap vermelidir.

  • Nüfus politikalarını yaratan kimlerdir?
  • Gazinolar, gece külüpleri, betting ofisler, off-shore bankalar kimindir?
  • Merkez bankası müdürü, GKK komutanı, sivil savunma teşkilat başkanı v.s neden TC vatandaşı olmak zorundadır?
  • TC yardım heyeti, koordinasyon kurulu, elçiliğin bakanlık müşavirleri, yasadışı ideolojik misyoner faaliyeti gösteren vakıf, dernek, bu kadar cami, din görevlisi ve masrafın amacı nedir?
  • Peşkeş çekilen havaalanı, DAÜ okulu, üniversitelerin ve tüm araziler, Turkcell, Telsim anlaşmaları ve sıradakiler kime rant sağlamaktadır?
  • Başarısız TC eğitim sistemi neden takip edilmekte? Laik, bilimsel, demokratik, parasız, nitelikli kamusal bir eğitim niçin yapılmak istenmemektedir? TED, doğa, ilahiyat gibi okullar kimindir?
  • Dinselleştiren misyoner müfredatlar , TC’den görevli öğretmenler bakanlık müşavirleri, memurlar amacı nedir?
  • Üretimi koruma için TC’den gelen mallar neden gümrük, KDV, vergi uygulanmamaktadır?
  • % 65 kayıt dışı olan, vergi borcu silinen, her yıl zarar gösteren şirketler kimindir?
  • Müşavirlik sistemi, ötürü ödenekler, gizli bütçeler, avantajlı bakanlar kurulu kararları, her şehire bir ateşe alınması, vergi adaletsizliği neden bitirilmemektedir?
  • TC’den gelen ve yerli sermayeye sağlanan bunca avantaja rağmen neden işçilere, emekçilere de toplu sözleşme ve sendika hakkı verilmemektedir?

Su sorunu, dayatılan paketler bu rant rejiminin devamının sağlanması içindir. Sn. Ombudsmanın ortaya çıkardığı yolsuzluk bugüne kadar oluşturulan ıce-berg’in çok küçük yönüdür.

Kıbrıs Türk Toplumunun kendi kendini yönetme talebini algılamayanlar su sorunu, 13. maaş sorununu, paketleri bahane ederek, tartışıyor görüntüsü çizerek RANT REJİMİNE devam etmektedir.

AKP dayatmaları, CTP-UBP hükümetlerinin siyasi, ekonomik, kültürel politikaları ölümü gösterip sıtmaya razı olmaya halkı ikna etmeye çalışmaktadırlar. Kıbrıs Türk Toplumunun gerçek talebini ortaya koyamayan anlayış vesayetten bahsetmektedir.

8 Ocak 2016 tarihinde yayınlanan basın bildirimizin tam metni web sitemizde

Barışa Bir Şans Verilmelidir

pic-banksy-wallandpiece

AKP’nin demokratikleşme, Kürt sorunu, Kıbrıs sorunu, ekonomik sorun gibi yapısal sorunları çözecek becerilerden hızla uzaklaşırken; Neo liberal politikaları uygulayan, elestiki çalışma koşulları, özelleştirme, taşeronlaşma, emeğin haklarını budama, örgütsüzleştirme gibi politikaları istikrarlı uygulayarak sermayeye; yaratılan rant rejiminde önünü açan, emeği dönüştüren bir yapısını korumayı başarmıştır. Demokrasiyi de ortadan kaldıran bu yönüyle AKP emperyalistler tarafından eğitimle de desteklediği yeni neo liberal dönüşümü gerçekleştirene kadar desteklenecektir. Hitler Almanya’sına uzun süre ses çıkarılmamasının en büyük nedenlerinden biri işçi sınıfının mücadelesinin yükseldiği, haklara ve demokrasiye geniş kitlelerin sahip çıktığı bir dönemde faşizimle de olsa halkların ezilerek sermayeye oluşturulan tehdidin ortadan kaldırılmasına göz yumulmasıdır. Bu durum insanlığa tehdit oluştursa da sömürü düzenine, sermayeye hizmet ettiği için uzun süre sinilmiştir.

Bugün Türkiye ve Kıbrıs’ta yaratılan sömürü ve soygun, vurgun düzeni şirketlere yaramakta, onlara kazandırmakta onlarında AKP’ye demokrasiyi ortadan da kaldıracak kadar destek vermelerini getirmektedir. Bundan çıkış yolu demokraside, halkların birleşmesinde, barışta birlikte mücadelede vardır. Savaş terör bu politikaları beslemektedir. Ulusların kurtuluşu gibi görülen silaha sarılma, anti demokratik mücadele yöntemleri oluk oluk kan akıtma devlet terörünü beslemekte özgürleşmeyi değil Türk, Kürt, Arap, Süryani, Ermeni ve ne varsa bu coğrafyada köleleşmesini getirmektedir. Hiçkimsenin ölmemesi, insanca yaşaması için, kardeşlik, barış için birlikte mücadele edilmelidir.

Kıbrıs’ta AKP politikalarının geldiği noktada barış ve çözüm beklemek ölü gözünden yaş beklemek anlamına gelecektir. AKP politikaları ile uyumlu CTP-UBP hükümeti göstermelik reform yapsa bile ne ekonomiyi, ne temel sorunları, ne de Kıbrıs sorununu çözmeyecektir.

14 Ocak 2016 tarihinde yayınlanan basın bildirimizin tam metni web sitemizde

KKTC Rejimini Yaratanlar, Halkla Dalga Geçemez

basbakanlık onu 1

Kıbrıs Türk Toplumunun kendi kendini yönetme talebini algılamayanlar su sorunu, 13. maaş sorununu, paketleri bahane ederek, tartışıyor görüntüsü çizerek RANT REJİMİNE devam etmektedir.

AKP ve CTP-UBP hükümetleri asimile edilmeye çalışılan, siyasi, ekonomik, kültürel ablubakaya alınmış olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin siyasi ortağı olan bir toplumu bitirmek için antlaşmış görünmektedir. Ölümü gösterip sıtmaya razı olmaya halkı ikna etmeye çalışmaktadırlar. Kıbrıs Türk Toplumunun gerçek talebini ortaya koyamayan anlayış vesayetten bahsetmektedir.

AKP ve Elçisi ile UBP-CTP iki yüzlü politikadan vaz geçmelidir. Doğru politikalarla ancak doğru yere varılır. Sine-i Millete dönmek de bir erdemdir. Çaresizce kabulleniş hükümetçilik oynayarak yaratılan rejimi saklamak, diyetini halka ödeterek koltuklarda oturmaya devam etmek KAVANOZ DEMOKRASİSİNİ devam ettirmek demektir. AKP, CTP-UBP ve sırada hükümet olmayı bekleyenler, iki yüzlü politikalarla halkımızla dalga geçmektedirler. Tek dertleri yaratılan rant rejimini yaşatmak olan bu iki yüzlü politikalar halka yarar getirmeyecektir. Kıbrıs’ın kuzeyini yağmalayan TC hükümetleri ve işbirlikçi hükümetler bunun diyetini ödemelidir. Kıbrıs’ın kuzeyi yağmalanırken, burada yaşayan halkı da daha fazla aşağılamaya, rencide etmeye kimsenin hakkı yoktur.

AKP, CTP-UBP rant rejimine, uygulanan iki yüzlü politikalara karşı KTOEÖS Yürütme kurulumuz 6.1.2016 tarihinde  TC Elçiliğine ve KKTC Başbakanlığı’na SİYAH ÇELENK koymuştur.